Kıskançlığı kontrol altına alma yolları

Önemsenen birinin kaybedileceği ya da ilişkinin bozulacağına yönelik korku, ilişkinin varlığına yönelik algılanan tehdit ve bu tehdide karşılık verilen bir tepki, olumsuz tutum olarak tanımlanabilecek kıskançlıkla ilgili yapılan bir araştırmaya göre Türkiye, kıskançlık konusunda Brezilya ve Çin’in ardından üçüncü sırada yer alıyor. Romantik ilişkilerde etkili, yaygın ve zarar verici duygulardan biri olarak öne çıkan kıskançlık, ilişkiyle ilgili sorunların ve boşanmanın en önemli nedenlerinden biri olarak görülüyor. İlişki, çift, evlilik danışmanlığına başvuran çiftlerin üçte birinin sorunlarının temelinde ise kıskançlık yatıyor.


İlişkinizi yiyip bitirmeden kıskançlığa bir dur deyin!

Kıskançlık sizinle, ihanet karşı tarafla ilgilidir. Sizin kontrolünüz kendinizle ilgili şeyler üzerinde olabilir. Her şeyi kontrol edemezsiniz. Sadakat ise baskı ile sağlanabilecek bir şey değildir. Aldatmak ya da ilişkiyi bitirmek isteyen ne yaparsanız yapın bir yolunu bulacaktır. Sadakatin tek yolu sevgidir. Bu anlamda ilişkinize bu yönden bakmanız gerekir.

Engel olamadığınız kıskançlığınıza karşı neler yapabilirsiniz?
   

• Anı yaşayın. Bir ilişki içindeyseniz partneriniz tarafından tercih edilmişsiniz demektir. Bunu sürekli sorgulamayın. Biri sizden uzaklaşacaksa bunu kıskançlık yaparak ya da o kişinin üzerinde sürekli baskı kurarak engelleyemezsiniz. Aksine böyle bir yaklaşım partnerinizi sizden uzaklaştırır.

Kıskançlığınızın temeline inin. Neden kıskanıyorsunuz?
 

• Kıskançlığın altında yatan sebepleri bulmaya çalışın. Negatif eleştirel iç sesinizin farkına varmak ilk adım olsun. Davranışın kökenini anlamak onu kontrol edebilmenize yardımcı olabilir.

 
Birlikte güven inşa edin

• Kıskançlığın üstesinden gelebilmek için güven inşa etmek gerekir. İlişkiyi paylaşan taraflar, her ne olursa olsun, paylaştıkları sevgi ve saygının ilişkilerini dış etkilerin tehdit etmesini önleyeceğini bilecek kadar birbirine güvenmelidir. Kıskançlığın ilişkinizde problem olduğunu fark ettiyseniz, kimin kıskanç olduğu önemli değildir çünkü bu her iki taraf için de sıkıcı olabilir. Bu sorunu aşmak sabır, iyi bir iletişim ve inanışların (düşüncelerin) değişmesi ile mümkündür. Bu süreçte beraber hareket edin.

Sizin de ona karşı sorumluluklarınız olduğunu unutmayın
 

• Kararlı bir ilişki içindeyseniz bir miktar özgürlüğü feda etmelisiniz. Başınıza buyruk hareket edemezsiniz çünkü diğer kişinin nasıl hissettiği konusunda da bazı sorumluluklarınız vardır. Kıskançlıkla başa çıkmanın olumsuz yollarından biri eşe “bu senin sorunun” ya da “ben bir şey yapmadım” demektir. Bu, ağlayan bir çocuğa annesinin “Ağlamayı kes, sana ne oluyor?” demesine benzer ve asla işe yaramaz. Bunun yerine “bunun neden olduğunu anlayabiliyorum” diyebilirsiniz. Eşinizin rahat hissetmesini ve sakinleşmesini sağladıktan sonra isteklerinin uygulanabilir olup olmadığına birlikte karar verebilirsiniz.

Kesin yargılardan kaçının, beklentilerinizi azaltın
 

• Beklentilerinizi azaltın. “Partnerim asla başkasıyla ilgilenmemeli”, “Eşimin ne yaptığını her zaman bilmeliyim.” gibi temel inançlarınız varsa bunları gözden geçirin. Bu kesin yargılar sizi kıskançlığa daha yatkın hale getirebilir.

Sürekli sorgulamak, telefonlarını karıştırmak onun gözündeki imajınızı zedeler
 

• Kontrol etme davranışlarınızı yeniden değerlendirin. Sizi güvence altına alacağını düşündüğünüz davranışlar; sürekli eşinizi sorgulamak, telefonlarını kontrol etmek, sosyal medyasını takip etmek aslında sizi sadece daha fazla endişelendirir. Bu işlevsiz başa çıkma stratejileri eşinizle olan bağı da zedeler. Bir diğer yandan unutmayın ki bu davranışlarınız onun gözündeki imajınızı ve size olan saygısını da yok eder.

 
Aklınızdan geçen şeylerin gerçek olduğuna kendinizi inandırmayın
 

• Gerçek ile kurguyu karıştırmayın. Kıskançlık hayal gücünün yıkıcı kullanımı tarafından kontrol edilir. Zihninizde yarattığınız şeylere dikkat edin, her düşündüğünüz gerçek değildir. Bir süre gözlem yapmakta fayda var.

 
Peki ya ayrılırsanız?
 

• Hayal gücünüzü kullanmak zorundaysanız en kötü olanı hayal edin. Ya ayrılırsanız, ne olur? Bu ilişki bitecek olsa hayatınızı nasıl yönlendirirsiniz? 10 olumlu cevap sıralayın. “o olmadan yaşayamam!” diyorsanız o olmazsa nasıl yaşayacağınızı hayal edin.

 
Somut bir delil yoksa, ihanet de yoktur!
 

• Kulağa sıradan gelebilir ama eşinize inanmaya ne dersiniz? Bir süre güvenemeyebilirsiniz ama inanıyormuş gibi yapmayı deneyin ve sadece gözlem yapın. Somut bir delil yoksa ihanet de yoktur.

 
Kendinizi başkalarıyla kıyaslayıp durmayın
 

• Söylemesi yapmaktan daha kolay olabilir ama kendinizi başkalarıyla kıyaslamaktan vazgeçin. Kıskançlık hissettiğinizde ne düşündüğünüze bir bakın. “Onda ne buluyor?” sorusu kolaylıkla “Benden daha zayıf/akıllı/çekici.” cümlesine dönüşebilir. Böyle düşünmek yetersiz ve değersiz hissettirmekten başka işe yaramaz. Çünkü insanlar sadece belirgin bazı özellikleri için sevilmez. Sevilen kişi bir bütündür.

 
Sağlıklı iletişim için çaba gösterin
 

• Eşinizle iletişim kurun. Kıskançlık yaşıyorsanız bunu eşinizle konuşun ama konuşma şeklinize de dikkat edin. Öfkeli ya da iğneleyici konuşur, eşinizi suçlarsanız bu konuşmalar hiçbir işe yaramaz. Sakince duygularınızı açıklayın ve nasıl çözüm bulacağınızı tartışın.