Umut yok, pes var
Belki geçmişte yaşadığınız olumsuz olaylardan dolayı; ya da deneyip deneyip istediğiniz mutluluğu bulamamış olmanızdan dolayı yitirmiş olabileceğiniz umudunuz da yalnızlığınızın önemli sebeplerinden biri olabilir. Pes etmiş olabilir, evinize kapanmış hiçbir davete katılmıyor, yeni çevrelere girmiyor olabilirsiniz. Peki böyle nereye kadar? Hiçbir yere kadar…
Hemen şunu düşünün: bu hayatta herşey pozitif ilerleseydi, yaşamanın ne gibi bir heyecanı olurdu? Ağlamak, üzülmek gibi kelimeler var olduğuna ve bir anlama sahip olduklarına göre; bunları yaşamanın da bir anlamı var demektir. Hayalkırıklıkları yaşanmadığı sürece bazı şeylerden ders almak ve daha güzelini yaşamak imkansız. Bunları hiçbir zaman unutmayın ve umudunuzu asla kaybetmeyin! Pes etmeyin ve kendinizi yalnızlığa mahkum etmeyin…
Erkeklere itici gelen bazı davranışlara sahipsiniz
‘Bir Erkek On Günde Nasıl Kaybedilir’ filmini hatırlayın. Kate Hudson’ın canlandırdığı karakter kadın-erkek ilişkisini biraz genellediğimizde erkeklerin hangi kadın davranışlarından koşarak kaçacağını özetliyordu. Bu davranışlar neler mi? Erkeksavar diyebileceğimiz bu davranışlar filmdeki gibi sürekli çocuk gibi konuşma, evi baştan aşağı pembeyle dekore etmeye çalışma, onu Celine Dion konserine götürmek için çabalama, aile albümleri hazırlayıp çocuk baskısı yapma olabilir…
Veya daha gerçekçi baktığımızda sürekli nerede ne yaptığını sormak, sıkça onu sevdiğiniz söylemek veya mesaj atmak, aşırı kıskançlık yapmak, ona sürekli eski defterleri açtırmak, bazı konularda baskı yapmak… Siz siz olun bu tip davranışlarınız varsa onları törpülemeye bakın!
Fazla arkadaş gibisiniz
Nasıl ki birçok kadın karşısında hafif maço bir erkek görmekten hoşlanır; aynı şekilde erkekler de karşılarındaki kadının dişiliğini görmekten etkilenir. O yüzden neden yalnız olduğunuzu bulmaya çalışmadan önce durup bir geçmişe dönün. Daha önceki ilişkilerinizde şunları yapıyor muydunuz? Sevgilinize eski ilişkilerinizden bahsetmek, onun eski ilişkilerini dinleyip bir dost gibi yorum yapmak, onunla erkek muhabbeti yapıp ‘kanka’ moduna bürünmek, vs… Bu davranışlar ilişkinizi aşk boyutundan çıkarıp dostluk boyutuna sokacak ve her şeyi bitirecektir. Elbette ilişkinizin temelinde dostluk da olacak; ama bu dostluğu ‘erkeksi’ tavırlar yerine dişiliğinizi koruyacak şekilde kurmanızı tavsiye ederiz.
Birlikte olmaya değecek bir erkek olmadığını düşünüyorsunuz
Burada iki ihtimal olabilir. Birincisi; yaşadığınız bazı tatsız deneyimlerden dolayı karşı cinsten ve ilişkiden soğumuş olmanız… İkincisi ise kendinizi fazla üstün, karşı cinsi ise fazla aşağıda görmeniz ve bir arada olmak için hiçbir çaba harcamamanız… Birinci durumda yapmanız gereken her zaman geçmişi geçmişte bırakıp, yaşananlardan elbette ders almış şekilde, yepyeni bir sayfa açmanız. Unutmayın, geçmişinizdeki bir ilişkide yaşadıklarınızı bir sonraki sevgiliniz aynen uygulayacak diye bir şey yok. Siz dersinizi aldığınız müddetçe, bir sonraki ilişkiniz çok daha sağlıklı ilerleyecektir zaten. Eğer durum ikincisi gibiyse, bu kadar yukarıdan bakmamanızı tavsiye ederiz ve hatırlatırız: Nerede yaşarsanız yaşayın, hayata nasıl bakarsanız bakın sizin de bir ruh eşiniz var ve sizi bir yerlerde sizi beklemekte…