› 
 › 
@Pudra özel haberidir, izinsiz kullanılamaz. 08.08.2016

Satürn-Neptün karesi bize sınırlarımızı öğretecek!

Ruhsal kimliğimizi keşfetmek üzere bazı adımlar atabiliriz. Astrolog Ayşegül Kuyumcu Türker, 2016 yılına damgasını vuracak Satürn-Neptün karesini yazdı.

Yine yeniden büyüme ve sınırları aşma zamanı… Ya da hayallerini yorganına göre uzatma…

2016 yılının öğretici ve her arenada olgunlaştırmaya yönelik çanları 2015 sonundan itibaren çalmaya başlamıştı. 2012-2015 arası geçirdiğimiz sarsıcı ve beklenmedik şoklar, hayata başka bakmamızı sağlayacak anlık köklü değişikliklerden sonra ağır ağır, sindire sindire değişimi yaşayacağımız bir sene olacağını biliyorduk. Yılın ilk beş ayında “acaba nereden geldim? Nereye gidiyorum? Ben kimim? Ne yöne doğru gelişirsem ilerleyebilirim? İlerleyebilir miyim? Hayat enerjime ne oldu? Hayatta somut adımlar atabilecek miyim? İnsanlık nereye gidiyor?” gibi gibi sorulara yanıt bulmaya çalışırken bir de ruhsal kimliğimizi keşfetmek üzere bazı şimşekler, yıldırımlar ile çarpıldık. Aslında tüm varlıkları bireysel ve evrensel bütünlükte etkileyen bu şimşekler hepimizin hayatında başka bir dönüm noktası yarattı. Kimi “30 yaş krizi” kimi “40 yaş krizi” kimi “ergenlik-menopoz-andropoz-depresyon” gibi kalıplara koymaya çalıştı ama yılın ana teması zaten kalıplara sığmamak; süzgecin deliklerinden taşan suların farkına varmaktı…

2016 Satürn-Neptün karesinin etkileri

Evet 2016 yılına damgasını vuran Satürn-Neptün karesinden bahsediyorum. Hayatımızdaki “normal”lerin yerini farklı tanımlamalara bıraktığı, yaşadığımız şeylerin gerçek üstü olduğuna inandığımız; kimimizin rüyada hissi ile yaşadıklarına anlam veremediği ya da tam da yerinde ve zamanında aymış ve aydınlanmış, değişimin ortasında huzuru bulduğu bir süreç. Sahnede sürekli birbirini bastırmak için bir oktav yukarıdan çalmaya çalışan yaylı ve vurmalı çalgılar gibi kalbimiz ve beynimiz birbiri ile yarış halinde. Dünyevi ve iç dünyamızı su terazisi ile yeniden hizaya almaya çalışırken ortaya çıkan yeni koşullara adapte olmaya çalışmak ve bir yandan yeni sorumluluklar ve sınırlar için eskilerini yıkma arzusunun dayanılmaz hafifliği…

Sene başında, geçtiğimiz yedi ayı hiç yaşamadan önce, “gerçeklik” ve “hayaller” ya da “sınırlar” ve “idealler” ya da “somut” ve “ruhsal” olan arasında bir çelişki, çatışma, zorlama, sınav yaşayacağımızı biliyorduk. Ya da astrolojik terimlerle şu şekilde açıklamıştık:

“Karmanın lordu, büyük öğretmen Satürn; 2017 yılı sonuna kadar bizlere özgürlükler, medya, hukuk, din, dil, uluslararası, akademik, felsefe, vizyon, uzak yolculuklar, yayıncılık, büyük resmi görebilme gibi konularda sınavlara tabii tutarak engellenmiş, sınırlanmış, baskı altında hissetmemizi ve otorite ve yönetimde zorlanmayı getirecek. Merhamet, hoşgörü, kabullenme, idealizm, yaratıcılık, mistik ve ruhsal güçler, sezgiler, hayaller, empati ile çözülmeyi, erimeyi, sızmayı kısacası bir olmak için kalbi kullanmayı öğreten Neptün ise sınırları aşmayı isteyecek.

Yay burcunda seyahat eden Satürn ile Balık burcunda Neptün’ün göç, terör, uçak kaçırma-kaza, düşünce özgürlüğü ile ilgili konuları, sınırların karışması ve ekonomide dalgalanma ile ilgili konuları gündeme getirmesi söz konusu.”

Evet 26 Kasım 2015, 28 Haziran ve 9 Eylül 2016’da gerçekleşecek bu gökyüzü etkileşimi 1 Eylül 2016’da Güneş Tutulması ile yine tetikleniyor.

Kolektif bilinç içinde erozyona uğrayan gerçekliklerimizin neler olduğunu çözmek ve farkına varmak için yeni bir süreç başlıyor. Eylül ayının ilk on günü boyunca kendi hayatımızda ve dış dünyada sınırlar ve bildiğimiz somut yapıların eridiğini yine gözlemleyeceğimiz bir süreç olacak.

Şans Gezegeni Jüpiter, Terazi Burcuna geçiyor. Geçtiğimiz bir yıl boyunca Başak Burcunda iş, günlük düzen, rutinlerimiz, sağlıklı yaşam, günlük yaşantımız, plan, program, organizasyon, analiz, araştırma gibi konularda daha titiz ve ayrıntıcı yaklaşmamıza sebep olmuştu. Jüpiter’in genişletici ve geliştirici özellikleri, Başak’ın zor yanlarını daha fazla ortaya çıkararak kendi evham ve detaylarımızda kaybolma ve büyük resmi görmekte zorlanma yarattı.
 

Peki şimdi ne olacak?

Jüpiter, şans ve ödüllerin dağıtıcısı, Terazi burcuna 13 ay kalmaya geliyor. Sadece 12 yılda bir aynı burca geldiğini göz önünde bulundurursak özellikle Terazi burçları için altın bir yıl olacak diyebiliriz.

İkili ilişkilerin, estetiğin, sanatın ve aşkın önem kazanacağı bir dönem başlıyor. Bu 13 ay boyunca diplomatik kaslarımızı geliştirerek, ilişkilerde denge ve harmoniyi yakalamak için daha iyi olabiliriz.

Evlilik, ortaklık ve her türlü ilişkilerin gözden geçirileceği ve idealler ile hedeflere ulaşmak için adımlar atılabileceği bir yıl olacak. Yeni ve kuvvetli ilişkiler ağı kurmak için verimli olduğu kadar karşılıklı münazara ve pazarlık için de uygun ortam bulunabilir.

Jüpiter bu dönemde Terazi burcunun adalet duygusunu bir üst seviyeye çıkarmak için bir hakim edası ile dengeden öte adaletin sağlanması için harekete geçirebilir. Bilgeliğin ve bilginin, ilişkilere dokunacağı bir 13 ay olacak.

Konuyla ilgili diğer yazılarımız
Bu Ay Tutulması bitirme ve bırakma zamanı!
Astrolog Ayşegül Kuyumcu Türker, 16 Eylül Cuma Balık burcunda gerçekleşecek Ay Tutulmasının etkilerini Pudra.com için yazdı.

Astrolog Ayşegül Kuyumcu Türker'den 2016 yıllık burç yorumları
Astrolog Ayşegül Kuyumcu Türker, 2016 yılında bizleri neleri beklediği ve önemli astrojik olayları Pudra.com okurları için yazdı...

Astrolog Didem Şarman'dan 2016 yıllık burç yorumları
2016 yılında bizi neler bekliyor? Astrolog Didem Şarman, 2016 yılının önemli astrolojik olaylarını yazdı.


POPÜLER GALERİLER
gelinlik modelleri pudra
mac mbfwi pioneering designersi 10
lenzing ecovero mehtap elaidi mbfwi 01
korean beauty kore guzellik sirlari
new york fashion week 26
paris fashion week pudra 12
mac mbfwi pioneering designersi 10
oleg cassini collection 2117 2
EN YENİLER