Yeryüzünün yaşayan en eski kültürünün mensubu Kalahari insanı, modern dünyayı maneviyatın özüyle, Tanrının ta kendisiyle tanıştırıyor.
Bu kadim kültürün maneviyat anlayışının en çok Mevlana Celalettin Rumi ile örtüştüğünü söyleyen yazar onlarla yaşadığı deneyimi “bir uzay gemisince kaçırılıp evrenin gizleri açıklanarak yirmi yıl sonra dünyaya geri getirilmesine” benzetiyor ve “Eve dönüşte anlattığınız öyküye başkalarının ne diyeceğini de hayal etmek gerek. Alıp sizi tedaviye de götürebilirler” diyor.
Kalahari büyükleri bu -zaman dışı- kadim geleneğin özünün kağıda dökülmesine ve spiritüel olarak parçalanmış dünyanın bu bilgiye erişimine ilk kez izin vermişlerdir.
Okuyacaklarınız şaşırtıcı, hatta sarsıcı gelebilir ama kelimenin tam anlamıyla özgürleştiricidir.
On İki Özgün Gizem’in ifşası olan bu öğreti Tanrıların İzinde sizi, giz perdesinden geçirerek dünya dinlerinin hiçbirine benzemeyen bir kaynağa götürüyor; coşku dolu sevinç, en derin huzur ve her birimizi hayatta daha büyük bir anlama doğru çekecek Tanrının ipi. Göklerden size sarkıtılan ipe tutunun ve yukarılara çekilin.
Kalahari Öğretisi
Prof. Bradford Keeney
Türkçesi: Seda Toksoy
Kuraldşı Yayıncılık