Eserin editörü Elisabeth Azouly
Güzelliğin 100 000 Yılı, eşsiz bir başlangıç
“Güzelliğin 100 000 Yılı kitabı, çağlar ve medeniyetler boyunca insanlığın güzellik arayışına adanan bir çalışma olarak hazırlandı. Güzelliğe zaman ve mekan açısından bu kadar iddialı yaklaşan ilk eser olma niteliği taşıyan “Güzelliğin 100 000 Yılı”, bir tespitten yola çıktı: “Güzellik arayışı, bütün medeniyetleri ilgilendiriyor ve insan vücudu bu medeniyetlerin orta önceliğini oluşturuyor.”
Vücudun biçimi, renklerin uygulanmaları, saç şekilleri ve süslemeler, çıplaklık ve giyim gibi ayırıcı özelliklerin oluşturduğu şekiller, ait oldukları kültürü, dönemi ve sosyal statünün belirlenmesini sağlıyor. Kitap, bütün bu çeşitlilikle beraber, arayışların evrensel boyutunu da gösteriyor.
Güzelliğin tarihçesi beş ciltte incelendi
Güzelliğin tarihçesi eseri, Michel Serres’in bir deneme çalışması ile ortaya çıktı. Beş ciltlik eserin her bir cildinde, güzellik arayışının belli bir dönemi incelendi. Ayrıca her dönem, uzmanlarının bilimsel yönetiminde hazırlandı. Pascal Picq Tarih Öncesi’ni, Georges Vigarello Antik Çağ ve Klasik Dönem’i hazırlarken, Marc Nouschi Modernlik dönemini, Elisabeth Azoulay ile François Gaillard ise Güzelliğin Gelecek dönemi incelediler. Kitabın her cildi ise 60 ila 100 makaleden oluşuyor.
L’Oréal’in güzelliğin anlamını temelden sorguluyor
Derin bir değişim geçirmekte olan dünyada, L’Oréal’in güzelliğin anlamını temelden sorguladığını belirten L’Oréal Kurumsal Vakfı Genel Müdürü Béatrice Dautresme, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Bilgiyi beslemek ve aydınlatmak, güzellik mesleği üzerinde düşünmek, insanlık bilimi araştırmasının doğmasını motive eden unsurlardan birkaçıdır. Güzelliğin psikolojik ve sosyal yönlerinin altını çizen bu eser, L’Oréal Kurumsal Vakfı’nın taahhütleri ile mükemmel olarak bağdaşmaktadır. Zira görünüşe önem vermeden, sosyal ve estetik seçimler olmadan medeniyet olamaz.”
Güzelliğin 100 000 Yılı eserinin Editoryel Müdürü Elisabeth Azoulay da, kitapla ilgili olarak yaptığı değerlendirmede şöyle konuştu: “Güzellik tarihinde yeni bir evreye girdiğimiz bu dönemde, farklılığa saygı, toplum sağlığı, biyoteknolojik gelişmeler gibi önemli toplumsal yönler oluşuyor. Bu da kişilere, seçim yapmak durumunda olacakları; bakımlı olabilme, vücutlarının değişimini izleme ve genişleme gibi geniş yelpazede hareket imkanı sunuyor. Güzellik alanında, belgelere dayalı, aydınlatıcı ve kişisel seçimler yapabilmek mümkün olacak. Bir diğer deyişle, herkesin özgürlük, yapıcılık ve kendine güven kazanabilmesi için, her şeyi yapması gerekir.”