Araştırmalar gösteriyor ki çikolata ve lüks marka ürünleri dopamin seviyesini tetikliyor ve yükseltiyor. Feride Çelik küratörüğünde ilk kişisel sergisini açan Sanatçı Kerem Topuz, kendi çalışmalarının bütününü oluşturan tüketim kültürü ve bu kültürün yarattığı imgeler üzerinden anlam arayışının moda kavramını tekrar yorumlamasına yol açtığını söylüyor.
Topuz’un sade, akılda kalıcı ve çarpıcı çalışmalarında görülen zengin renkler adeta dopamin seviyemizi yükseltmek için tasarlanmış gibi...
Resim, foto manipülasyon, video ve dijital sanat eserleri üreten Kerem Topuz'un Dopaminerjik Metalar adlı sergisinde de nesnelerle kurduğumuz ilişki çok iyi tanıdığımız, sahip olmasak da "aşk markası" (lovemark) haline gelen lüks markalar üzerinden irdeleniyor.
Aşk markası olmayı başaran markalarda tüketici ile marka arasında duygusal bir bağ oluşuyor. Lovemark olmayı başarmış şirketlerin tüketici ile aralarında ilişki duygu, gizem ve samimiyet unsurları sayesinde kalıcı hale geliyor.
Kerem Topuz'un gündelik hayatın sıradanlığını yeniden üretilmiş nitelikli nesnelere dönüştürdüğü, Feride Çelik küratörlüğündeki Dopaminerjik Metalar sergisi 14 Kasım'a kadar Galeri Ark'ta görülebilecek.
MODA GİYİMİN ÖTESİNDE BİR GÜÇ!
Moda, her ne kadar giyim kuşamla eş görülse de gücü bununla sınırlı değil. Moda, modern tüketim toplumunda insanların yaşam tarzını, sosyal statülerini ve hatta bağımlılıklarını yanıstıyor. Reklamlar aracılığıyla geniş kitleleri etkiliyor ve kendine özgü bir medya kültürü biçimi yaratıyor.
Kerem Topuz ilk kişisel sergisi için, "Bu sergide nesnelerle kurduğumuz bağımlı ilişkiyi markalar üzerinden irdelemek istedim. Serginin adı Dopaminerjik Metalar, kuratörümüz Feride Çelik'in fikri. Benim de çok hoşuma gitti, çünkü sergiyle gerçekten çok örtüşüyor. Buradaki renk yoğunluğu bizim nesnelerle kurduğumuz ilişkideki gibi bir bağımlılık yaratıyor. O etkiyi gözlemleyebiliyoruz. Umarım, seyirciler de aynı etkiyi hissederler." dedi.
"KEREM'İN İŞLERİ DOPAMİN SEVİYEMİZİ YÜKSELTİYOR"
Serginin küratörü Feride Çelik, sergiyi “Pandeminin yarattığı ruhsal ve sosyal izolasyonun depresif etkilerinden ancak sanatın dopaminerjisi ile sıyrılmamız mümkündür. Renklerin psikolojideki etkisi bilindiği üzere halen tıp dünyasında tedavilerde kullanılmaktadır. Topuz’un çalışmalarında görülen canlı sarılar, elma ve zümrüt yeşili, turuncular, iddialı kırmızılar, fuşya ve elektrik mavisi gibi zengin renkler adeta dopamin seviyemizi yükseltmek için tasarlanmıştır." sözleriyle tanımlıyor.
SADE, AKILDA KALICI VE ÇARPICI!
Dopaminerjik Metalar adlı ilk kişisel sergisinde, diğer çalışmalarından farklı olarak, tarz olarak, özellikle de figürlerde biraz daha sadeleşmeye giden; daha basit ve kesin bir anlatımı tercih eden Topuz, yöntem olarak reklamcıların kullandığı dili, sanatsal olarak yorumluyor. Sade, akılda kalıcı ve tabii ki çarpıcı!
Sergide, son dönemin en çok konuşulan dijital sanat formu NFT işler de var. Web 3.0 teknolojisinin yaygınlaşmasıyla, sanat çalışmalarının kaçınılmaz olarak bu yönde evirileceğini düşündüğünü belirten Topuz, özellikle metaverse kavramına "İnternette var olan paralel bir sanal evren ile sadece sanatın değil tüm yaşam şekillerimizin bir evrim geçireceği kaçınılmaz bir gerçek!" sözleriyle değiniyor.
Galeri Ark, Cemil Topuzlu Caddesi Kaya Apt. No:49 (Büyük Kulüp karşısı) İstanbul - Kadıköy (216) 369 49 00