Mehry Mu x Yorganlar Fora koleksiyonu ile yok olmaya yüz tutmuş bir gelenek trendlere taşındı
2020'nin gündemine oturan covid-19 pandemisi nedeniyle ev tekstili sokaklara taşındı. Pijama, tayt ve eşofmanların moda sahnesinde parladığı şu sıralarda, bir koza görünümü (cocooning trendi) daha günlük tarzımıza dahil olmaya hazırlanıyor. Mehry Mu ile Ayça Sarc’ın işbirliği sayesinde geleneksel Türk yorganı çanta şekline bürünüyor ve ev sıcaklığını taşınabilir bir moda aksesuarına dönüştürüyor.
Mehry Mu ve Ayça Sarc nasıl bir araya geldi?
Anadolu’da çeyizlerin vazgeçilmezi olan el işi yorganlar, koleksiyoner Ayça Sarc’ın çok değer verdiği tutkusu olmaya devam ederken, zaanatın tükenmenin eşiğinde olması, onu bir farkındalık yaratmak adına harekete geçirdi.
Ayça Sarc’ın Sultanahmet’teki tarihi bir köşkte kapılarını açan, antika ve kendi tasarımı yorganların yer aldığı yerleştirme sergisi, Sarc’ın Mehry Mu’nun kurucu tasarımcısı Güneş Mutlu Mavituncalılar ile tanışmasını sağlayarak projenin ilk tohumları atıldı.
Aynı dili konuşan iki yaratıcı kadın, hızla bu kültürel mirası çağdaş bir el işi çanta koleksiyonunda canlandırmak için kolları sıvadı. Bu sayede gelir gücü tehlike altında olan zanaat ustaları da tekrar üretim sahnesinde yerini aldı.
Mehry Mu x Yorganlar Fora koleksiyonu özellikleri
İki yılda hazırlanan Mehry Mu x Yorganlar Fora koleksiyonu, farklı renk ve motif varyasyonlarıyla gelen ‘Meliha’ shopper, ‘Cenan’ tote ve ‘Nevin’ clutch olmak üzere üç farklı modelden oluşuyor.
CENAN TOTE (2,300.00 TL)
- Zanaatkarların elde hazırladığı mavi, yeşil, sarı ve kırmızı saten ipek kumaştan tasarımlar üzerinde yonca yaprağı, yıldız ve gökkuşağı gibi geleneksel motifler öne çıkıyor.
- Mehry Mu’nun imzası haline gelen el işi burgu çanta sapı gibi detaylara ek olarak pamuk dolgunun şekil verdiği çantalar, gerçek Türk yorganlarından kesitleri çağrıştırıyor.
- Çiçek desenli astarlar ise tasarımların taşıdığı özgün Türk tekstil kültüründen diğer bir detay olarak öne çıkıyor.
1800’lerin sonunda İstanbul’un efsanevi mimarı Alexander Vallaury tarafından, Mısır Hidivi İsmail Paşa için yapılan köşk, sonradan sanatsever Sultan II. Abdülmecid’e tahsis edilmişti. Çini ve hat sanatıyla süslü duvarlarıyla günümüzde çağdaş sanat sergilerine ev sahipliği yapan Abdülmecid Efendi Köşkü, zanaat ve modern zevki kutlayan bu işbirliğini anlatmak için de ideal adres oldu.
Mehry Mu Hakkında
- 2010 yılında Güneş Mutlu Mavituncalılar’ın kurduğu Mehry Mu, yerel üretimle hazırlanan "ruhu olan" çantaların markası. Farklı disiplinlerden zanaatkarlar ile işbirliği yapılarak elde yaratılan koleksiyonlar, nostaljik ve romantik unsurlar ile renkli hikayeler taşıyorlar.
- Güneş Mutlu Mavituncalılar'ın insani ve sanatsal değerler üzerine kurduğu marka, bu idealizmi somutlaştırma amacıyla satışlardan elde edilen gelirin bir kısmını, koruma altındaki çocuk ve genç yetişkinlere kol kanat geren Kırmızı Çocuklar Derneği’ne bağışlıyor.
- Her yeni Mehry Mu sezonu aynı zamanda koleksiyonerlik kartpostal ve çanta kılıflarına da sahip olmak anlamına geliyor. Bu konsept çerçevesinde özel eserler üreten sanatçılar arasında illüstrasyon sanatçısı Paige Gemmel ve karikatürist Gürbüz Doğan Ekşioğlu gibi isimler yer alıyor.
Ayça Sarc kimdir?
Gerçek bir Türk yorganı tutkunu olan Ayça Sarc'ın geleneksel el işi saten yatak örtülerine duyduğu bu ilgisi, en değerli yorgan ustasının dükkanını kapatmak zorunda kalmasıyla ise bambaşka bir şekle büründü.
Koleksiyoner kimliğiyle küratörlük macerasına çıkan Sarc, geleneksel motiflere uygun yeni yorganlar yaptırmaya ve ustalara sahip çıkmaya başladı. 2018 yılında, unutulmaya yüz tutmuş bu halk sanatından nadide antika parçalar ve kendi yeni tasarımlarını yan yana bir yerleştirme çalışmasıyla sergiledi.
Sultanahmet’te yer alan tarihi Abud Efendi Köşkü’nde gerçekleşen "Yorganlar Fora" adlı sergisi ile Mehry Mu’nun kurucu tasarımcısı Güneş Mutlu ile tanıştı.
Ayça Sarc şu sıralar 2021 yılında çıkması planlanan geleneksel Türk yorgancılığı ve tekstil kültürüne adanmış özel bir fotoğraf kitabının hazırlığında.
(*) Cocooning: İnsanın yalnızlaşmasını ve kendi kozasına çekilmesini vurgulayan bir akım olan "cocooning"; tekstilde koza görünümlü kıyafetlerle ile kendini gösterir. Vitrinlerde karşımıza çıkan koza görünümlü puffer montlar, kalın dokulu kazaklar ve hatta yine cocooning'den ilham alan mobilyalar, kış aylarında ayaklardan çıkarılmayan UGG botlar da cocooning'in bir yansıması olarak gösterilebilir.