İpek Selek’in 2014’te kurduğu ancak temeli çok daha öncesine dayanan mücevher markası Padme Designs’ı tanımlamak istersek şunları diyebiliriz:
- Değerli taşlarla donatılan anlamlı mücevherler
- Lotus çiçeğinin büyüleyen duruşu
- İç benliğinizi keşfettiren özel mantralar…
Ancak Selek’in mücevher serilerinde bundan daha da fazlası var.
Mücevheri sadece bir takı olarak değil, bedenin ve ruhun tamamlayıcısı olarak gören ve üzerinde taşıdığı takılarla iç huzuru arayanlar için motivasyon ve mutluluk kaynağı olan Padme Designs’ın kurucusu İpek Selek ile hem mücevherden hem de hayattan bahsettik.
İpek Selek’i mühendislik ve ekonomi eğitiminden Padme Designs’a taşıyan süreçler, değerli taşlarla donatılan anlamlı mücevherlerin hikayesi Pudra.com’da.
Amerika’dan Hindistan’a, oradan da ruha ve öze açılan kapı
Çalışma hayatına girene kadar geleceği ile ilgili birçok farklı düşüncesi varmış İpek Selek’in. Amerika'da Northwestern Üniversitesi’nden endüstri mühendisliği ve ekonomi olmak üzere çift anadal ile 2012’de mezun olan; uzun vadede kurumsal hayatta çalışmayı planlayan İpek Selek, çalışmaya başladıktan sonra gerçek isteğinin bu olmadığını fark etmiş ve yeni bir arayışa girmiş.
Ailesindeki herkesin mühendis olmasının etkisiyle, mühendisliğin insana sağladığı sağlam temele ve düşünce yapısına sahip olsa da yaratıcı tarafından hiçbir zaman kopmayan İpek Selek, ilk etapta bu iki temeli birleştirmiş ve moda sektörüne yönelmiş.
Mücevher tasarımı Selek’in “ah ben de şu işi yapsam” dediği ancak gerçek olamayacağına inandığı işlerin başındaymış. Çocukluktan bu yana ilgili olduğu, üzerine saatlerini harcadığı, araştırmaktan ve üretmekten hiç bıkmadığı bu hobisi bugün onun işi haline gelmiş.
Padme Designs için yıllardır harcadığı emeği ve eğitimi bir kenara bırakıp baştan başlamak ise İpek Selek’e göre planın en zor kısmı olmuş. Ancak Selek, her insan için korkutucu olan kurulu düzeni yıkıp, yepyeni bir düzen kurmak adına adım attığı bu yeni yolundan alnının akı ile çıkmış ve “iç benliğinizi keşfettiren özel mantraların, değerli taşlarla donatılan anlamlı mücevherlerin" yer aldığı Padme Designs’ı kurmuş. Sonradan anlamış ki tüm o emekler ve eğitim, aslında onu, seçtiği bu yeni yolda ona farklı bir bakış açısı kazandırıp onu desteklemek için gerçekleşmiş.
Peki İpek Selek’i Padme Designs’a taşıyan yolculuk tam olarak nasıl gerçekleşti, olaylar nasıl bu noktaya taşındı, hadi bir de ondan dinleyelim…
Pudra.com: Hindistan seyahatinizin hayatınızda ne gibi etkileri oldu?
İpek Selek: Hindistan seyahati gerçekten benim ufkumu açan bir seyahat oldu. İlk defa kendi kültürümüzden çok daha farklı bir kültür içine girdim. İnsanların saflığı, huzuru ve mutluluğu beni çok etkiledi. Günlük hayatın koşuşturmacası içinden çıkıp zihnimi temizleme zamanı buldum. Aslında Hindistan seyahati benim hayatımda yeni düzenlemeler yapmamı tetikleyen bir seyahatti. Hatta mücevher tasarlamak, seyahat sırasında verdiğim bir karar değil, seyahat sonrasında yaptığım düzenlemeler sonucunda ortaya çıkan bir karardı. Tüm bu değişikliklerin yanı sıra, beni yeni yerler ve kültürler öğrenmeye teşvik etti. Seyahatten sonra Hindistan'a tekrar gittim, daha sonrasında ise Myanmar'a. 2018 yılında da Etiyopya'ya gitmeyi arzu ediyorum.
Pudra.com: Padme ne anlama geliyor?
İpek Selek: Hindistan'da bir gün bir tapınakta "Om mani padme hum" mantrasını duydum. Çok hoşuma gitti ve bana huzur verdi. Daha sonrasında anlamını araştırmaya başladım. Lotusun içindeki mücevher demekti. Padme kelimesi de lotus demekti. Sık sık zihnimi temizlemek ve rahatlamak için bu mantrayı dinler oldum. Daha sonrasında da alışık olduğum düzenin içinden çıkıp yeniden başlama sürecim sırasında kendimi Padme'yle yani lotusla özdeştirdim. Padme'nin temsil ettiği “bilincin açılması”, “yeniden doğuş” ve “farkındalık” kavramları, mücevher markamı yaratırken beni o kadar derinden etkiledi ki bundan daha iyi bir isim olamayacağını düşündüm.
Pudra.com: Sizce mantraların hayatımız üzerindeki etkileri nelerdir?
İpek Selek: Çoğu zaman insanlar mantra denince yanlış bir fikre kapılıyor; belli bir cümleyi sürekli tekrarlamayı gerektiren bir süreç olması gibi. Benim için mantra, hayattaki amaçlarımıza ulaşmamızı sağlayan motive edici bir araç. Örneğin, "başaracağım" da bir mantra olabilir. Bunu sürekli tekrarlayınca insanın kendine güvenin gelmesi önlenemez bana kalırsa.
Pudra.com: Kendinizi mücevhercilik alanında geliştirmek için neler yaptınız?
İpek Selek: Öncelikle Kapalı Çarşı'da mücevher üretimini öğrenebileceğim bir atölye buldum, bir yandan da Türkiye'nin önde gelen mücevher firmalarından birinde çalışmaya başladım. Kendimi pratikte geliştirmenin yanı sıra teorik olarak da geliştirmek istediğim için Gemological Institute of America (GIA)'dan dersler almaya başladım. Aldığım dersler sonucunda GIA Accredited Jewellery Professional unvanını kazandım. Tüm bu çalışmaları, işe başlamadan önce sağlam bir temel oluşturmak amacıyla planlamıştım ve bunlar yaklaşık bir yılımı aldı.
Essence koleksiyonu ve ortaya çıkış hikayesi
İpek Selek, Türkçede öz anlamına gelen Essence adını verdiği mücevher serisinde göz şeklini kullanmış. Ancak buradaki göz şekli sadece Şamanlardan gelen nazar boncuğu geleneğimize bir gönderme değil. Essence serisinde kullanılan göz, kişinin kendi özü anlamına geliyor. Hikayesini İpek Selek'ten dinleyelim:
"Essence koleksiyonunu hayatımın zor bir döneminde bana yol gösteren bir kişinin anlattığı hikayeden yola çıkarak tasarladım. Hayatımızda çoğu zaman karşımızdaki insanları fark etmeden yargılamaya başlıyoruz; ancak aslında önemli olan karşımızdakinin fiziksel görünümü ya da davranışlarından ötesini, yani özünü (Essence) görmek; böylece kendi özümüzün de farkına varabiliriz. İnsan, hayatındaki başka insanlara karşı ne kadar olumlu yaklaşırsa kendiyle baş başa kaldığında kendine de o kadar anlayışlı ve yumuşak olur. İnsanın benliğiyle barışık olması işte böyle bir şey. Essence'ın göz şekline benzemesinin nedeni ise aynı zamanda kendi özümüzü korumamız gerektiğini anlatması."
Pudra.com: Tasarımlarınızın belli bir bakış açısı var ve hepsi o noktada şekilleniyor. Özel bir nedeni var mı?
İpek Selek: Her serinin temelinde verilmek ya da hatırlatmak istenen belli bir mesaj var. Bu anlamdan yola çıkarak şekilleniyorlar ve her serinin içinde farklı tarzdaki kadınlara uyabilecek mücevher seçenekleri sunuluyor. Padme Designs’daki serilerin ortak özelliği, tasarımların mükemmel çizgiler yerine yamuk ve eğri çizgilerden oluşması. Çünkü her şeyin doğalı güzel. Tüm ürünler elde yapılıyor ve normalde hatalı olarak görülebilecek eğri formlar ürünlere birer karakter ve gerçekçilik katıyor, doğal hallerine müdahale edilmemiş oluyor.
Pudra.com: Takılarınızda ne tür taşlar kullanıyorsunuz?
İpek Selek: Tasarımlarımın büyük bir kısmında renkli taşlar ya da pırlanta kullanıyorum. Taşlar konusunda da doğallıktan yanayım. Bu nedenle işlem görmüş ya da sentetik taşlar kullanmıyorum. Pırlantanın her zaman parlak ve aynı zamanda sade olması çok hoşuma gidiyor. Öte yandan renkli taş dünyası bambaşka bir dünya. Her biri o kadar büyüleyici, o kadar farklı ve o kadar güzel ki... Taş konusunda gerçekten kendimden geçiyorum.
Pudra.com: Tasarımlarınızda kullanmaktan en keyif aldığınız taşlar hangileri?
İpek Selek: Genelde bana enerji veren kendimi iyi hissettiren ve beni çeken taşlar oluyor. Örneğin: lapis, jade ve moonstone. Ancak, kendimi mümkün olduğunca sınırlamamaya çalışıyorum. Sonuçta herkesin algısı ve enerjisi farklı, dolayısıyla mümkün olduğunca seçenek sunmaya çalışıyorum. Bu işe başlarken taşların anlamları ve enerjileri çok ilgimi çekmişti. Ancak daha sonrasında karar verdim ki insan zaten kendine iyi geleni hissediyor. Ben birine ürünleri gösterdiğim zaman elini ilk attığı taş ne oluyorsa ona iyi gelecek olan da odur zaten.
Pudra.com: Üretim sürecini nasıl yürütüyorsunuz, kimlerle çalışıyorsunuz?
İpek Selek: Üretim sürecinin tamamı mücevherin merkezi Kapalı Çarşı'da gerçekleşiyor. Ürünlerin hepsini kendim elde çiziyorum, bazen de mumda modelleyerek ortaya çıkarıyorum. Padme Designs'ın ürünlerinin büyük çoğunluğu asimetrik ve eğri hatlardan oluştuğu için bilgisayar programlarıyla yapılamıyor ve elde tecrübeli ustalar tarafından üretiliyor. Bu yönüyle de daha samimi geliyor; hatların mükemmel olmaması, eğrilikler farklılıklar gerçek hayatla bağdaşıyor ve doğallığı yansıtıyor.
Pudra.com: Son olarak şunu sormak istiyoruz: Tüm bu sohbetten anladık ki Padme Desingns, manevi tarafıyla mücevherden daha fazlasını sunuyor. Peki sizce mücevherleriniz insanların hayatlarında nasıl bir rol oynuyor?
İpek Selek: İnsanın kendini motive edebilmesi ve pozitif olması için hayatında birtakım hatırlatıcılara ihtiyacı oluyor. Günlük hayatın koşuşturmacası içinde dikkatimiz dağılıyor ve odaklanmamız gereken noktaları kaçırabiliyoruz. "Daily Reminders" konsepti de buradan çıkıyor. Mücevherler bizim her zaman üzerimizde olan, gördüğümüz ve beraber yaşadığımız nesneler. Dolayısıyla bundan daha güzel bir hatırlatıcı ne olabilir ki? Her koleksiyonun farklı bir teması var ve takanlara farklı bir fikri hatırlatmayı, bazı düşünceleri tetiklemeyi amaçlıyor. Örneğin, Essence koleksiyonu insana karşısındakinin ve kendi özünü görmeyi ve insanları yargılamamayı hatırlatıyor.
İpek Selek’e bu keyifli sohbet için teşekkür ediyoruz. Online olarak da satın alınabilen Padme Designs’a ait tüm koleksiyonlar hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak için Padme Designs'ın web sitesini ziyaret edebilirsiniz.
Pudra.com özel röportaj, 5N1K
Kim: İpek Selek
Ne: Padme Designs.
Neden: Hayallerini gerçekleştirmek, ruha ve öze açılan kapıyı bulmak için.
Nasıl: Tamamen elde.
Nerede: Kapalı Çarşı'da.
Ne zaman: 2014 yılından bu yana.
Padme Designs, Showroom (Randevu ile)
Adres: Selçuk Sokak İlkel Apartmanı No.3/6 Bebek – İstanbul, Turkey
Telefon: +90 549 616 66 66
Web sitesi: www.padmedesigns.com/tr/