Femponiq, benzersiz ve modern giysilerle tüm dünyadaki kadınları güçlendirmeyi hedefleyen, sürdürülebilir ve kadınlara ait bir tasarımcı markası olma özelliği taşıyor. Markanın kurucusu ve kreatif direktörü Buket Meşelik Duran, modası geçmeyen zamansız ürünler ve koleksiyonlar üreterek geleceğe yönelik planlarını da sürdürülülebilirlik çatısı altında gerçekleştiriyor. Femponiq ayrıca hem Türkiye’de hem de İngiltere’de birçok sivil toplum kuruluşunu destekliyor. TEMA Vakfı ve Greenspark ile çeşitli çalışmalar gerçekleştiren Femponiq, her bir satışından elde edilen gelir ile 1 ağaç dikiyor ve okyanustan 5 adet plastik şişe topluyor.
Sürdürülebilir bir dünya için sürdürülebilir modanın büyük önem taşıdığı günümüzde ekosistemlerin gelişmesi toplulukların daha da bilinçlenmesi, sürdürülebilir moda hareketinin gücü ile ortaya çıkıyor.
Kurucu ve kreatif direktör Buket Meşelik Duran’a Femponiq olarak sürdürülebilir modayı nasıl tanımladıklarını soruyoruz.
Buket Meşelik Duran, sürdürülebilir modanın, "Yüksek kalite ve düşük üretim rakamları sağlamayı, çevre dostu yeşil ürünler tedarik edilmesini ve günümüz tüketim çılgınlığından beslenen hızlı moda endüstrisini yavaşlatmayı hedeflediğini" belirtiyor. Ayrıca CO2 emisyonlarını azaltmak, aşırı üretimi ele almak, kirliliği ve atıkları azaltmak, biyoçeşitliliği desteklemek ve hazır giyim işçilerine adil ücret ödenmesini ve güvenli çalışma koşullarına sahip olmasını sağlamak gibi hedeflerinin olduğununun da altını çiziyor.
Günümüzde moda maalesef gezegendeki kaynakları alıp israf eden ve onu sağlıksız bir durumda bırakan, sürdürülemez, doğrusal bir yaklaşıma takılıp kalıyor. Yılda milyarlarca kilo giysi üretiliyor ve bunun yalnızca küçük bir yüzdesi geri dönüştürülebiliyor.
Buket Meşelik Duran, “ekofeminist ve sürdürülebilir moda markası” olarak tanımladıkları markalarının bu noktada etik üretim anlayışıyla hareket ederek ürettiği çevre dostu ürünleriyle kullan-at anlayışının önüne geçmeyi amaçladıklarını ifade ediyor ve ekofeminizim kavramını açıklıyor.
“Femponiq, ödün vermeden hem eko hem de feminizmdir. Femponiq olarak Ekofeminizm’i itici gücümüz olarak tanımladık, marka felsefemizi de bu doğrultuda oluşturduk. Kadınları daha iyi moda ve daha güçlü yarınlar için bilinçli seçimler yapmaya davet ediyoruz. Sadece mevsime göre bilinçsiz bir şekilde yapılan giyim alışverişinin ve israfın da önüne geçmeyi amaçlıyor, koleksiyonda yer alan ürünlerin her birini özel olarak tasarlıyor ve sınırlı sayıda üretiyoruz.”
Bilinçli ve doğru seçimlerle sürdürülebilir bir moda dünyası mümkün mü?
B.M.D.: %100 sürdürülebilir bir marka yaratmak zor olsa da, daha etik ve çevre dostu giysiler yaratmak için süreçleri değiştirmek mümkün. Moda endüstrisi sürdürülebilirliği mümkün kılmak için daha az ama daha kaliteli giysiler üretmek için zihniyetini değiştirmeli ve öncelikle atığın üretilmediği döngüsel bir ekonomiyi hayata geçirilmeli. Bu, daha sürdürülebilir malzemeleri tedarik etmeye yatırım yapmayı, ikinci el ve kiralık pazarları destekleme ve hayvan kürkleri ile egzotik derilerin kullanımından vazgeçmeyi içeriyor.
Markalar son dönemde nasıl adımlar atıyor?
B.M.D: Geçtiğimiz son birkaç yılda sürdürülebilir şekilde yetiştirilmiş lifli mahsuller veya geri dönüştürülmüş malzemeler gibi çevre dostu kaynaklardan elde edilmiş kumaşlar ile stilden ödün vermeden limitli sayıda koleksiyonlar çıkaran yeni markaların artığını görmek gelecek için umut verici. Bazı markalar geri dönüştürülmüş malzemeleri veya yaşam döngülerinin sonunda biyolojik olarak parçalanan doğal kumaşları tercih ediyor, bazıları ise karbon ayak izlerini azaltmak için sipariş üzerine veya çok küçük partiler halinde üretim yaparak üretimlerini yavaşlatmak ve azaltmak için çalışıyor. Her iki durumda da ürünleri ne kadar sevdiğiniz, sık ve uzun süre giydiğiniz, herhangi bir giysinin gerçekten sürdürülebilir olup olmadığı sorusunun gerçek cevabına tanıklık ediyor.
Sürdürülebilirlik sadece markaların sorumluluğunda mı? Biz ne yapabiliriz?
B.M.D.: Bu konuda en büyük sorumluluk aslında tüketicilere düşüyor. Aşırı üretim ve tüketimden kaçınmak için tercihimizi gerçekten ihtiyacımız olan ve uzun süre severek giyeceğimiz kaliteli ürünlerden yana kullanmak gerekiyor.
Kıyafet kiralama konusuna nasıl bakıyorsunuz? Özellikle pandemiyle birlikte ikinci el lüks ürün satış sitelerinde ve kıyafet kiralama uygulamalarında artış oldu.
Özel butik bir tasarıma ayıracak kısıtlı bütçeye sahip kadınlar ve hatta bütçesi yüksek kadınların bile kıyafetleri günümüzde kiralayabiliyor olması gerçekten çok güzel ve sürdürülebilir bir seçenek. Geçmişte, kıyafet kiralamak fiziksel mağazalara gitmeyi gerektiriyordu. Ancak günümüzde giyim kiralama pazarı çevrimiçi olarak büyüyor. İstatistiklere göre Birleşik Krallık, giysi kiralama konusunda Avrupa'nın en büyük pazarlarından biri ve gün geçtikçe yeni yeni çevrimiçi gardırop kiralama platformlarının çıktığına tanıklık ediyoruz.
Siz Femponiq olarak neler yapıyorsunuz?
B.M.D: Giysilerimizi Uzakdoğu’da değil, ikamet ettiğimiz iki ülke olan İngiltere ve Türkiye’de üretmek konusunda bilinçli seçimler yapıyoruz. Koleksiyonlarımızda kullandığımız kumaşların çoğu elde kalan stoklardan, doğal ve OEKO-TEX sertifikalı vegan kumaşlardan oluşuyor. Ürünlerimiz kürk, deri veya ipek içermiyor. İhtiyacımız olan miktarlarda kumaş ve aksesuar satın aldığımız için hiç bir materyal ziyan edilmiyor. Her tasarım butik miktarlarda (25 adet) ve yerel olarak üretiliyor. e-ticaret kutularımız, etiketlerimiz, ofis araç ve gereçlerimiz geri dönüştürülmüş ve dönüştürülebilir malzemeden oluşuyor. Hızlı tüketimi destekleyici ve aldatıcı Black Friday gibi indirim günlerine dahil olmamakla beraber, sosyal medyada bilinçli tüketim konusunda paylaşımlar yapıyoruz ve web sitemizde bilinçliliği artırıcı blog yazılarına yer veriyoruz.
Ürünlerinizin kiralanması konusuna sıcak bakıyor musunuz?
Buket Meşelik Duran: İnternet üzerinden satış yapan markamız için bu fikrin şu an ve gelecek için kaçınılmaz bir gereklilik olduğuna inanıyorum. Femponiq’i temsil edecek güvenilir ve başarılı online gardırop kiralama platformlarına girmek için son zamanlarda görüşmeler ve başvurular yapmaktayız. Temennimiz Türkiye’de de bu gibi platformların çoğalması ve onlara katılabilmek.
Femponiq Kurucusu ve kreatif direktörü Buket Meşelik Duran'a bu güzel sohbet için çok teşekkür ediyoruz.