İncecik ve fit vücuduyla günlük hayatta ve gece davetlerinde farklı ve elegan seçimleriyle hem yerine göre giyinmeyi çok iyi biliyor hem de ne giyse yakıştırıyor! Bu konuda sizin aklınıza Hande Ataizi'nden başka biri geliyor mu? Sevin ya da sevmeyin, moda açısından hakkını yememek lazım. O bizim Carrie Bradshaw'ımız!
"Avangard detayları klasikle birleştiriyorum"
Hande Ataizi geçen sene Vogue Türkiye'ye verdiği röportajında moda ve stili üzerine şunları söylemişti: "Eskiden sıra dışı olmaya çalışırdım. Dar siyah deri pantolonlarım vardı. Üzerine yine vintage gömlekler giyiyordum. Annem, kızım başkalarının eşyalarını giyiyorsun diye söyleniyordu. Zaman geçtikçe karakterin değişiyor, olgunlaşıyorsun. Dönem dönem farklı hayatlar yaşıyorsun. Stilin de bununla birlikte gelişiyor. Evin bile değişiyor. Eskiden daha aykırı görünmek istiyordum. Şimdi avangard detayları klasikle birleştiriyorum.
Maskülen tarzım hep vardı. Bol gömleklerim, erkek kesimli pantolonlarım, Church tarzında erkeksi ayakkabılarım... Bir feminen, bir maskülen olmayı hep sevdim. Zaten ruh halime göre giyiniyorum. Dolayısıyla saçmaladığım da olur. Tarzın ruhunu yansıtır; evinle, giyiminle."
Sırrı, cesareti!
Hande Ataizi, özel bir geceye gidecekse kimseden akıl almadığını söylüyor. Seçimlerini kendi yapıyor, içinden nasıl gelirse... En önemli sırrı, cesur olmak! Herkes uzun giyiyor diye uzun giymiyor, kuralları pek takmıyor aslında. Onun en önemli kriteri, giydiği elbiselerin karakterine ve ruhuna hitap etmesi.
Hande Ataizi, vücudunun formunu ise düzenli yaptığı spora borçlu. Ne kadar yorgun olursa olsun ya da yoğun çekim programı da olsa, sporunu asla aksatmıyor. Bu yüzden de gram selüliti yok. Her zaman fit ve bakımlı. Hal böyle olunca da, üstüne çuval giyse yakışıyor!
Kalem etek ve mini elbiseler favorisi
En sevdiği stil ise, kalem etek ve mini elbiseler. Dar giyinmeyi seviyor. Olmazsa olmazı ise stilettolar. Günlük hayatta bile onu sivri burun ayakkabılarla görebilirsiniz.
En sevdiği alışveriş muhiti ise Türkiye'de Nişantaşı. Kendisini sık sık burada alışveriş yaparken görebilirsiniz. Ayrıca yurtdışından alışveriş yapmayı da çok seviyor.
"Alexander McQueen ve Hüseyin Çağlayan'ı çok beğeniyorum"
Ataizi'nin modaya bakışını özetleyen aynı Vogue Türkiye röportajından: "Modayı çağdaş sanat gibi bir dışavurum haline getirenlere hayranım. İnsanların sıkılmışlığını gösteren, protest yaklaşımlar ilgimi çekiyor. Alexander McQueen, Hüseyin Çağlayan... Onlar modaya bambaşka bir bakış açısı getirdi. O şovu, sanatı izlemeyi sevdim. Lady Gaga'yı da, styling'ini yapan Nicola Formichetti'yi de çok seviyorum. Bu dönemde böyle bir idol çıkmasını çok sağlıklı buluyorum. Bir dağın tepesine çıkıp içindekini haykırmak gibi geliyor onların yaptığı. Samimi geliyor. Sanki silkelenip kendinize gelmenizi sağlıyor. Sanatta, modada kalıpların, geleneklerin, etkilerin dışına çıkan yaratıcılıklar bana ilham veriyor."
Manolo Blahnik hayranı
Tüm dünya gibi onun da gözü Sarah Burton'da. Alexander McQueen ve couture koleksiyonlarını çok beğeniyor. Burberry Prorsum koleksiyonunu, dolayısıyla Christopher Bailey'yi takip ediyor. Diane Von Furstenberg'in renkli tasarımlarını azar azar kullanmayı tercih ediyor. Amerikalı Gary Graham'i özgün buluyor ve sıkı takip ediyor. Vogue birinci yıl kapağında Gisele Bündchen'ın giydiği Hakan Yıldırım tulumu, yine aynı koleksiyondan beyaz bir elbise ve bluz almış. Hakan'ı, Hakaan olarak da severek giymeye devam ediyor. Opening Ceremony ve Brian Atwood ayakkabıları beğeniyor. Manolo Blahnik zaten klasiği. Dünyanın neresine, ne için gitmiş olursa olsun illa ayakkabı alarak dönüyor. Her kıyafetini tekrar tekrar deneyerek ve düşünerek alıyor.
