ELİMDE İLYADA ÇANAKKALE, BOZCAADA VE ASSOS
Ertesi sabah Homer'in rüzgarlı Troya'sında alırım soluğu, elimde İlyada, kalıntıların arasında Priamos ve oğlu Hektor ile geçmişi değerlendiririm, savaşın sebebini tartışır, suçu güzel Helen'e atarım, o sırada Aşil şehrin surları etrafında atını sürmektedir.
Yolcu yolunda gerek" derim, bir atla kandırılmış olan Troyalılarla vedalaşırken. Vakit Tenedos'a (Bozcaada) yelken açma vaktidir. Sahildeki Koreli Restaurant'da derya kuzularının hep en tazesi vardır, yanında da adanın şarabı. Sokaklarda geçmişin izini ararken Madam Eleni ile sohbet ederim, Atina'ya gitmiş akrabalarını anlatır bana. Ayazma Plajı’nda mayom yerine montumla dolaşırım, hava soğukmuş ne gam. Ada sanki bana kalmıştır, kendimle sohbete dalar, geçmişimle yüzleşirim.
Bu kadar felsefe yetmez, ilk feribotla anakarada bulurum kendimi. Ayvacık üzerinden Assos'a doğru sürerim arabamı, en tepede üç senesini orada geçirmiş olan Aristo beklemektedir, yaşamı irdeleriz, Midilli'ye doğru kaldırdığımız kadehler eşliğinde.