Kendinizi nasıl hafifletebilirsiniz? Zihnin dağınık odalarını nasıl temizlersiniz?
Bu aralar kendimi, zihinsel ve duygusal bedenimde boşaltmaya çalışıyorum. Yaşam denilen oyunda zihnin kontrolü altındayken kendimizi hep eksik hissedip doldurmaya çalışan bizler için biraz anlamsız uygulama gibi görünüyor değil mi?
İlk olarak bir itirafla başlamalıyım: Bu çalışmaya başladığımda fark ettim ki ben tam bir koleksiyoncuymuşum. Sevdiklerimi biriktirmeyi, bana onlarla yaşadığım anları hatırlatacak anıları, düşünceleri, şarkıları hep depolamışım. Sırf bunlar olsa neyse, bir yığın gereksiz senaryolarım, keşkelerim, ya şöyle olsaydılarım da vardı.
Bu durumu fark ettiğimden beri kendimi boşaltmaya, bir gayret eski alışkanlıklarıma tutunmamaya, ihtiyaçlarımı depolamadan anda gidermeye, daha çok eylemde olmaya çalışıyorum.
Zihinsel ve duygusal bedenim böyle karışık olunca bir de baktım ki fiziksel bedenim üzerimde duran 4-5 kilo fazlam var. Bu kilolar da öyle az yiyerek, çok hareketle gidecek gibi değiller. Bu kiloların temsil ettikleri değerleri bulmak, vücudumun bana söylediklerini duymak, anlamak gerekti. Yoksa sorun düşününce çok basit değil mi? Az ye, çok hareket et, kilo ver. Ama eğer bu basit formül herhangi bir sebeple uygulanamıyorsa, o sebepleri bulup sistemden atmak gerektiğini fark ettim.
Nasıl hafifledim?
Hafiflemek için ilk adımım üzerime aldığım gereksiz yüklerden kurtulmak oldu. Başkalarına ait olan işleri çözme gayretimi, geçmişe ait oyuncaklarımı; hayal kırıklıklarımı, kızgınlıklarımı, kırgınlıklarımı, incinmişliklerimi, kesin kurallarımı, önyargılarımı, korkularımı fark ettikçe bırakmaya başladım. Ödünç aldıklarımı iade ettim. Hiç kolay olmadı. Bunları paket edip zihnimden uzaklaştırdığımda ise kendimi olduğum yere ait hissetmemeye başladım. Hafifledikçe, özgürleşiyor, bulunduğum odanın duvarları yok oluyordu.
Herhangi bir konuda ustalaşmaya başladığımda ise mükemmeliyetçi yanım ortaya çıkıyor, sahiplendiği işleri delege etmek istemiyordu. En kalın duvarlar buradaydı. İşim zordu. Sürekli bahane üretiyordu. Hiçbir işin yapılış tarzını beğenmiyordu. Kimse çiçekleri onun gibi özenle vazoya koyamıyor, kimse domates çorbasını onun kadar lezzetli yapamıyor, kimse herhangi bir işi dogru düzgün yapamıyordu.
Bunun dışında bir de tam da bunun karşı ucunda duran başka bir ben vardı ki off asıl onun hareketsizliği bana fenalık getirmişti.
Bir ben ne kadar mükemmelin peşindeyse öbür ben de o kadar vurdum duymaz ve tembeldi. Yapmak yerine yapmamayı, bir işte ustalaşmadan hep yardım olmayı seçiyordu. Zihnimin asıl dağınıklığının sebebi buydu. Geçmişe ait her ne varsa; gerekli, gereksiz elinin altında olsun istiyordu. Asıl dağınıklığın, düzensizliğin, dengesizliğin sebebi bu tarafımdı.
Onun odasından ne çok koli topladım. En sonunda da erteleme, üşenme, bastırma, yorgunluk, amaçsızlık adı altında karşıma çıkan tembel beni kapı dışarı ettim.
Zihnimde ve duygu bedenimde boşaldıkça, hafifledikçe fark ettim ki, büyümem ve yeni zeminlere geçmem için evrenin bana sunduklarını kabul etmem gerekiyor. Sunulanları sevgiyle alabilmek içinse; yeni alanlara ihtiyacım var.
İşte bu sebeple ben boşaldıkça aslında genişlediğimi ve büyüdüğümü fark ettim. Yeni zeminlere geçmenin bu şekilde olduğunu idrak ettim.
Siz de eğer isterseniz yaza fiziksel bedeninizi hazırlarken zihinsel ve duygusal bedende de kendinizi hafifletebilirsiniz. Sizlerle bu alanda uyguladığım bir diyeti paylaşıyorum. Umarım hoşunuza gider.
Evrenin size sunduğu bütün güzellikleri, yenilikleri sevgiyle ve farkındalıkla hayatınıza katabilecek kadar boşalmanız, yüklerden, fazlalıklardan kurtulmanız dileğiyle...
Sevgiyle yazdım,
Saba Deniz
Yaşam koçu
İşte size farklı bir rejim tarifi... Bu sefer kilolardan önce sınırlarımızdan, korkularımızdan, öfkelerimizden, bedenimize hapsettiğimiz düşük frekanslı titreşimlerden kurtulacağız.
HAFİFLEME REJİMİ PLANI
Sabah
Güne farkındalığı uyandırmak için 100 neşe nefesiyle başlayın. Ağızdan nefes alıp verin. Her nefeste karnınızı şişirin.
İzin ver farkındalığın bütün gün seninle olsun.
Kuşluk ve ikindi
Kendini geçmiş veya geleceği düşünürken yakaladığında: “ Bu düşünceler bana ait değil, zihnimin oyuncakları. Onları sevgiyle evrene teslim ediyorum. Ben anda ve şimdideyim. Huzuru, neşeyi, keyfi, çoşkuyu , aşkı, sevgiyi seçiyorum “ deyin.
Öğlen ve akşam
Kendinizi alkali duygularla besleyin. Yani keyifte, neşede, çoşkuda, sevinçte, sevgide ve aşkta olun...
Bu diyetin alış veriş listesi için ufak bir hatırlatma...
Aradığınız alkali duyguların hepsini ''Anda Market''te bulabilirsiniz. Bu marketin adresi ise Evren...