Pudra.com: İtiraf edelim, herkesin hayalindeki işi yapıyorsunuz. Çikolata üzerine bir kariyere nasıl başladınız?
Jean Apostolou: Çikolata benim için basit bir iş değil aynı zamanda hayatım. Size hikâyemi anlatacağım ve ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız. Belçika'da kırsal bir kesimde doğdum; ben 9 yaşımdayken ailem ile beraber Brüksel’e taşındık. Brüksel’e trenle vardığımızda nefis bir koku beni kendine çekti. Ailem tesadüfen Brüksel Güney Tren İstasyonu'nun önünde bulunan bu çikolata fabrikasına 200 metre mesafede bir ev tutmuştu. Her sabah okula giderken burnuma gelen ilk koku, bu aşık olduğum çikolata kokusuydu. Çikolata aşkını bana aşılayan şey bu kokuydu ve her şey böyle başladı. 13 yaşıma geldiğimde çikolata şefi olmak istediğimi biliyordum ve 38 yıllık profesyonel hayatımda birçok iyi ve prestijli çikolata markası için çalışma imkânı yakaladım.
Peki, Godiva maceranız nasıl başladı?
Godiva’ya 5 yıl önce katıldım. Kariyer yolculuğumda eksik olduğunu düşündüğüm bir fırsattı. Benim gibi yaratıcı biri için Godiva çok çekici ve inanılmaz bir oyun alanı oluşturabilir diye düşündüm. Bu kadar güzel bir markanın bir parçası olduğum için çok mutluyum.
Çikolata cennetten çıkma bir lezzet. Sihirli bir değnek gibi, yiyen herkesi mutlu ediyor. İnsanları böylesine mutlu eden bir şeyi yaratmak size nasıl hissettiriyor?
Çikolatayı bir keyif aracı olarak görüyorum. Sadece tadını çıkarırken müşterilerin yüzündeki gülümsemeyi görmek beni gururlandırıyor. Bazen ruhlarındaki tevazuya dokunduğum hissine kapılıyorum.
Yeni lezzetler keşfetmek için çikolata ile birçok farklı kombinasyonlar deniyorsunuz. Peki şu ana kadar “Bu hiç olmadı.” dediğiniz bir kombinasyon oldu mu?
Evet sanırım denediğim en kötü eşleşme sarımsak ve çikolataydı. Bu şekilde bir teklifi çekici olarak sunmak için hala aşmak gereken birçok engel var.
Sizin çikolataya en çok yakıştırdığınız tat ne?
Favori kombinasyonum sütlü çikolata ve fındık; ama, aynı zamanda maceraperest olduğumu söyleyebilirim; birçok kombinasyonu denemekten kendimi alamıyorum. Godiva’nın 90. yıl dönümü kutlaması için “Egérie Noir” isimli bitter çikolata, frambuaz ve gül yağı kombinasyonundan oluşan bir lezzet geliştirme şansına sahip oldum. Bu benim bir tür parmak izim veya imzam, kişiliğimin, geçmişimin bir noktada buluşması aslında… Akdeniz ve Belçika kökenlerim kendisini bu çikolatada gösteriyor, bu sebepten dolayı çok seviyorum.
Çikolata tariflerinizi yaratırken nelere önem veriyorsunuz?
Tariflerim her zaman benim bir parçamı yansıtıyor: Godiva’nın geleneklerine saygı, orijinallik, tam gövdeli, karakteristik lezzetler ve her zaman rafine bir dokunuş benim tarifimin ana noktalarını oluşturuyor.
Bir çikolata şefi olduğunuz için etrafınız çikolata ile dolu (ki bu herkesin hayalini kurduğu bir şey). Merak ediyoruz, canınız hala çikolata çekiyor mu, yoksa çikolata artık sizin için sıradan bir şey haline mi geldi?
Çikolata benim tutkum ve sevdiğim insanlardan sonra gelen, en sevdiğim şey. Çikolata olmadan geçirilen bir günü sevdiğim insanlar olmadan geçen bir güne benzetiyorum.
İşinizin en sevdiğiniz tarafı ne? Çikolatanın yaratım süreci mi, yoksa leziz çikolatalarınızı yiyen herkesin gülümsüyor olması mı?
Gelişim ve yaratıcılık bölümü tabii ki en sevdiğim bölüm. Bu bir tür görev ya da macera gibi aslında… Her zaman bir gülümsemeyle olmasa da insanların geri bildirimleri mesleğim ve benim için çok önemli. Eksik olan gülümseme sizin kendinizi geliştirmeniz için gerekli olan mesajı iletiyor olabilir.
Bu sıralar çikolata dünyasında trendler neler?
Şu dönemde her şey trend olabilir. Bütün çikolatacılar rakiplerine göre farklı ve orijinal olmak için çabalıyor. Fakat daha az tatlı ürünlere yönelik genel bir trend var. Meyvemsi ve nispeten ekşi tat notaları da trend oluyor. Gelecekteki bir diğer trend ise acı ve keskin tatlar olabilir.
Çikolatada en önem verdiğiniz şey nedir? Tad, koku, yoksa kıvam mı? İyi kalitede bir çikolatayı diğerlerinden nasıl ayırt ederiz?
Çikolatanın çok fazla duyuya hitap eden bir tecrübe olduğuna inanıyorum. Bizim çikolata ile ilgili duyusal tecrübelerimiz çikolatanın kalitesiyle ilgili bize mesaj veriyor. Çikolatanın kırılırken çıkardığı ses size nasıl bir çikolata olduğuyla ilgili bir şeyler söyler. İyi kaliteye sahip bir çikolata parlak olmalıdır. Tattığınızda rahatsızlık veren veya bozulmuş beklenmedik bir hissiyat oluşturacak hiçbir lezzet vermemeli, saf olmalıdır. Son olarak; dış kabuğu ısırdığınızda çatlamalı ve pürüzsüz bir şekilde ağzınızda erimelidir. Bu bahsettiğim özellikleri yansıtmayan çikolatalar, zayıf kaliteye sahip olduklarını gösterirler.
Çikolatayı nasıl saklamalıyız?
Çikolata kuru ve serin bir depolama alanı gerektirir. Buzdolabı düşmanıdır. Çikolata buzdolabında bulunan diğer maddelerin tat ve kokularını yakalar, bu nedenle kendi özelliğini kaybeder. (Soğan, sarımsak, peynir vb.)
Dünya çikolata olmadan nasıl bir yer olurdu?
Çikolatanın olmadığı bir Dünya üzgün ve tatsız olurdu.
Bize çikolata hakkında bilmediğimiz bir şey söyleyebilir misiniz?
Çikolata tarihi boyunca öğrenilebilecek çok fazla bilgi var. Kakao çekirdeklerinin Avrupa’ya gelmeden önce Maya toplumu için ticari bir değiş tokuş birimi olduğunu biliyor muydunuz? İspanyol istilacıları kakao çekirdeklerinin değerini belirlediler. İspanya'da kullanılan 1555 para biriminin karşılığı 140 kakao çekirdeğiydi.
Godiva’nın Yeni Yıl Koleksiyonu hakkında bilgi verebilir misiniz?
Godiva’nın Yeni Yıl Koleksiyonu özünde ikonikleşen Godiva çikolataları ve yepyeni lezzetler etrafında şekilleniyor. Tüm koleksiyon yeni yıl döneminin lüks kutlama havasını yansıtan Premium kutularda ambalajlanıyor. Bu koleksiyona özel olarak, Yeni Yıl kutlama sofralarının ünlü tatlısı “les bûches de Noël” keklerinden ilham alan 3 yeni çikolata geliştirildi. Bu 3 farklı lezzeti ise şöyle belirtebiliriz; Türkiye’de de çok tercih edilen kestane, büyük bir klasik olan yoğun çikolata ve son olarak mocha kahveli. Bu seride Godiva’nın geleneksel yeni yıl tatlısını küçük bir çikolatanın içine sığdırdık.