Çocuklara omega 3 takviyesi verilmeli mi?
Kesinlikle verilmelidir. Bebek sadece anne sütü emiyorsa (ilk altı ay) ve anne yeteri kadar balık yağı alıyorsa takviyeye gerek yoktur. Fakat bebek mama ile besleniyorsa hemen balık yağına başlanmalıdır. Bebekler için günlük doz 250-500 mg arasında değişir. Büyük çocuklar için günlük doz 500-1000 mg arasında olmalıdır.
Omega-3 (w-3) ve omega-6 (w-6) yağ asitleri insan vücudunda sentezlenmedikleri için dışardan zorunlu olarak alınmalıdır. Elzem (esansiyel) yağ asitleri denilen bu bileşiklerin çok önemli görevleri vardır. Hücre zarının fosfolipid yapısında bulunur, hücre sinyal sistemini modifiye eder, gen ekspresyonunu ve biyosentetik fonksiyonların oluşumunu kolaylaştırır ve eikosanoidlerin oluşumunu sağlar. Poliansatüre yağ asitleri olan omega 6 ve omega 3 yağ asitlerinin hücre yapısının oluşumunda çok önemli görevleri vardır. Örneğin beyinin yüzde 60’ı yağdır ve bu yağların üçte biri omega 3 yağ asitlerinden oluşur.
Takviye yerine sadece besinleri tüketmek yeterli olur mu?
Diğer yağlardan farklı olarak omega yağ asitleri vücudumuzda sentezlenmez. Bu nedenle mutlaka yiyeceklerle alınmalıdır. Uskumru, ringa, tuna, somon, sardalye gibi soğuk su (dip) balıkları yağlı olup, omega 3’ten zengindir. Balıklar omega 3 yağ asitlerini algler ve planktonlardan sentezler. Yağsız balıklarda çok az omega 3 vardır. Haftada iki–üç öğün yağlı balık yiyerek günde 0.5-1 gr kadar omega 3 alabilirsiniz.
Hamilelikte balık yağı tüketimi çocuğun sağlığı açısından önemli mi?
Gebelik sırasında anneden bebeğe aktif olarak omega 3 transferi olur. Bu durum annenin w-3 depolarını ciddi olarak tüketir ve yeterli takviye almazsa doğum sonrası depresyonuna sebep olur.
23 ülkede 14,532 kişi üzerinde yapılan çok merkezli bir çalışmaya göre balık yağı alan ya da balık tüketen kadınlarda doğum sonu depresyon belirgin olarak daha düşük bulundu.
Annenin omega-3 depoları fetüsün sağlıklı büyümesini de etkiler. Danimarka’da 8927 gebe üzerinde yapılan bir araştırmada, hiç balık yemeyenlerde prematüre ve/veya düşük doğum tartılı çocuk doğurma oranı %7.1 iken, haftada en az bir kez yiyenlerde bu oran %1.9 olarak saptandı.
Beyin gelişiminin büyük bir bölümü hamilelikte ve hayatın ilk iki yılında olur. Bu nedenle omega 3 takviyesinin gebelikten önce başlayarak bütün gebelik süresinde ve emziklilik döneminde yapılması şarttır. Gebelik ve emziklilik dönemlerinde annelerinden w-3 yağ asidi (balık yağı) takviyesi alan çocukların IQ’su (106.4) almayanlara oranla (102.3) yaklaşık 4 puan daha yüksek bulundu.
Bebek mamalarının birçoğunda yeterli omega 3 yoktur. Bu nedenle mama ile beslenen bebeklerin beynindeki dokozahekzoenoik asit miktarı anne sütü ile beslenenlerden daha düşüktür. Bu durum bebeklerin zekasını da yakından ilgilendirir.
Balık yağlarının da tıpkı balıklar gibi ağır metal içerme olasılığı var mı?
Uskumru, ringa, tuna, somon, sardalye gibi soğuk su (dip) balıkları yağlı olup, omega 3’ten zengindir.
Balıklar dünyanın belki de en besleyici yiyecekleridir, fakat maalesef okyanus balıkları da dahil olmak üzere dünyanın neredeyse bütün balıklarında cıva, arsenik ve birçok diğer toksinler bulunur. Toksinlerden daha az etkilenmek için ağır metal zehirlenmesi riskini azaltmak için bebek balıklar tercih edilmelidir. Çünkü balıklar yaşlandıkça ağır metal ve toksin yükleri artar.
Bir gram balık yağı (EPA+DHEA ) almak için yenilmesi gereken balık miktarı
Uskumru: 60-250 g
Somon: 50-100 g
Hamsi: 60-100 g
İstavrit: 60-100 g
Sardalya: 60-100 g
Ton balığı, orkinos: 75-350 g
Yayın: 500-600 g
En iyisi hamileler, emzikli anneler ve bebeklerin çok az balık tüketmeleri ya da hiç tüketmemeleridir.
Yazın balık yağı tüketilmemeli mi?
Balık yağında çok az A ve D vitamini bulunur. Bu nedenle yaz-kış kullanılabilir.
Balık yağı (omega-3) preparatları kullanılırken dikkat edilecek noktalar nelerdir?
• Alınan balık yağının ne kadar aktif madde (EPA+DHEA) içerdiğine bakılmalıdır. Örneğin kapsül 500 miligramdır, ama ancak 100 miligram aktif madde içeriyordur. Yani balık yağını ucuz alayım derken düşük dozlusunu alabilirsiniz.
• Sıvı preparatlar kapsüllere oranla çok daha fazla aktif madde içerirler ve daha ucuza gelirler.
• Kullanılan balık yağının ağır metal taramasından geçip geçmediği mutlaka sorgulanmalıdır. Balık yağı preparatları sıcak ve ışık gören yerlerde tutulmamalıdırlar. Yağların opak şişelerde saklanması ve ısı ve güneşe maruz bırakılmamaları gerekir.
• Fazla miktarda poliansatüre yağ asidi tüketimi serbest radikalleri artırır. Bu nedenle balık yağı alanların beraberinde mutlaka E vitamini gibi bir antioksidan alması şarttır. Zaten piyasadaki balık yağı preparatlarında hepsinde antioksidan olarak E vitamini mevcuttur.
Balık yağı alanlarda mide-bağırsak problemleri görülür mü?
Omega 3 takviyesi alanlarda bariz bir yan etki görülmez. Başlıca yan etkiler balık kokusu ve nadiren görülen bulantı, ishal gibi mide-bağırsak problemleridir. Safra kesesi alınmış olanlarda mide-bağırsak problemleri daha fazla olabilir.
Dünyadaki tüm ölümlerin neredeyse yüzde 60’ının kronik hastalığa bağlı olduğunu, bu hastalıkların oluşumunda da omega 3 eksikliğinin önemli bir etmen olduğunu söyleyen Prof. Dr. Demirkol, “Bütün dünya bir omega 3 eksikliği dönemi yaşıyor” diyor. Okumak için tıklayın.
Balık yağında bulunan omega 3; yüksek kolesterol, şeker hastalığı, adet öncesi sendrom, kalp damar hastalığı gibi hastalıklara karşı etkili. Op. Dr. Ebru Aydın ve Dt. Burcu Aydın balık yağı hakkında merak edilenleri açıklıyor. Okumak için tıklayın.