Boşanmış kadının kız çocuğuyla ilişkisinde yaşananların çocuğun ileride hayatına nasıl yansıyabileceğini uzmanlar şöyle anlatıyor:
Eğer kadın çocuğunun sorumluluğunu üzerine alarak boşanmak istiyorsa, çoğu zaman, kocasından boşandığında ruh halinin annelik yapmaya daha müsait olacağını düşünerek ayrılır. Kadın çocuğuna kendisi bakacaksa, çocuğun cinsiyeti ve yaşı önem taşır.
Kız çocuğunun gelişiminde erkeklere yöneliminin başlangıcını, babasına yaptığı ruhsal yatırım ve ona duyduğu ihtiyaç oluşturacaktır. Dolayısıyla kız çocuğunu karşı cinsi sevebilecek hale getiren şey, babasını sevebilmesidir. Çocuğun babadan çok uzak olması veya ona, nasıl birisi olduğunu anlayacak kadar yakın olamaması karşı cinse yönelimde çeşitli sıkıntılara yol açacaktır. Ya erkekleri gözünde çok büyütecek, onlardan mükemmellik bekleyecektir ya da onları sevmekte zorlanacak, yönelmekte çekingen kalacaktır.
Boşanmış anneler, yeni bir ilişki içinde olmadıkları zamanlarda ve yaşları ilerlediğinde kendilerini hayatın altından yeterince kalkamamış ve yalnız hissediyorlarsa, kızlarına fazlasıyla ihtiyaç duyabilirler. Bu durumdaki birçok anne, kızlarının onlara annelik yaparak, güçlü olup kararlar verme sorumluluğunu üstlenerek onları depresyondan çıkarmasını bekler.
Birçok kız çocuğu yaşı küçükse ve kendi hayatını kuramamışsa bu beklentiden zarar görür. Bir çocuğun yaşını ve kapasitesini aşacak beklentilere maruz kalması ya kendisini yetersiz hissedeceği, kendine güvenini zedeleyecek bir etki oluşturur ya da kendini fazla önemseyen, haddini bilmez birisi olmasına yol açar.
Her iki olasılık da çocuğun hayatını olumsuz etkiler. Eğer kız çocuk hayatını kurabildiyse, kendi hayatını bozmamak şartıyla annesine destek olmaya çalışması yerindedir. İnsanın bozulmadan yaşayabilmesi için sevdiklerine karşı sorumluluk duygusu taşıması gerekir.