2- Sofra kavgaları
Elif, kızı Ceyda'nın sağlıklı yiyeceklerin tadına bile bakmamasından usanmıştı. "Brokoli, şeftali, biftek veya değişik kokan hiçbir şeyi yemiyordu" diyor.
Bir gün çözümü tesadüfen buldu: "Benim tabağımdan yemesine izin verdim. Gülünç gelebilir ama işe yaradı." Böylece Ceyda yemeklerini annesinin tabağından yemeye başlamış ve gittikçe yeni tatlar deneyen bir minik gurme haline gelmiş. "Şu anda Thai yemeği bile yiyor" diyor Elif.
Gerçekten de, okul öncesi yıllarda, yemek masası bir savaş meydanına dönebilir. Bu konuda ise minik Mehmet'i örnek vermek istiyoruz. Mehmet ve annesi şekerli gıdalar konusunda savaş halindeydiler. Mehmet her türlü şekerli gıdayı yemek istiyordu. En sonunda annesi, "Neden olmasın" diye düşündü ve bir şartla izin verdi: Önce sağlıklı besinlerden oluşan öğününü bitirirse, vitamin ve mineral katkılı şekerli gıdalardan "tatlı" niyetine tüketebilecekti.
Yemek kavgalarını bitiren daha ilginç bir "Neden olmasın?" taktiği de şöyle: Okul öncesi yaş grubundaki ikizlerine Brüksel lahanası yedirmeye çalışan akıllı anne işe önce evdeki sevimli hamster'dan başlıyor. Çocuklar evcil hayvanlarının lahana yediğini gördüklerinde bu sebze cazip hale geliveriyor. Hatta şu an 10 yaşında olan ikizlerden birinin favori yiyeceği Brüksel lahanası. Şaşırtıcı değil mi?