Kızsak da, cezalandırsak da, ağzına biber sürmekle tehdit etsek de çocuklar yalan söylerler. Oysa biz onlara hep yalanın çok kötü olduğunu, doğruyu söylediğinde hata yapmış olsa bile kızmayacağımızı tekrarlar ve hep doğruyu söylemelerini isteriz. Böylece onun yalan söylemesini engelleyebileceğimizi sanırız. Oysa bu tür uyarılar onların korkmasına ve kaygılanmasına neden olur. Önemli olan çocuğun niçin yalan söyleme gereği duyduğunu anlayabilmektir.
Neden yalan söylerler?
Çocuğun söylediği yalanı değerlendirirken yaşını ve gelişimini göz önüne almak gerekir. Üç yaş öncesinde yalan söylediğini fark etmeyen çocuk, yeni öğrendiği kelimeleri aileyi mutlu etmek için kullanır. Altı yaşına kadar ise geniş hayal dünyasıyla yalan birbirine karışabilir. 6 yaşından sonra yalanın ne olduğunu bilir ve amaçlı kullanır.
1- Hayal gücü yalanları:
Çocuklar hayal güçleri geniş olduğundan, olmamış şeyleri olmuş gibi aktarırlar. Gerçeği değerlendiremediklerinden, hayal güçlerini kullanarak abartırla, çarpıtırlar. Perdenin kımıldamasını, “nasıl canavar gördüğü” şeklinde anlatan çocuk yalan söylemiyordur.Aile bunu yalan sayar ve kızarsa çözüm elde edemez.
2- İlgi çekmek:
Sahip olamadıkları nedeniyle, ilgisiz kaldığını düşünen çocuk yalana başvurabilir. Ailesinin onu sevmediğini ve ilgilenmediğini düşünen çocuk, birilerinin kendisine saldırdığını uydurabilir. Bazen de çocuklar bir özlemini dile getirmek için yalan söyler. Ör; babasız bir çocuğun "babam var" demesi gibi. Ya da arkadaşları arasında kendi durumunu kötü gördüğünden olmayan oyuncaklarından, evinden, başarılarından bahsederek kendini yüceltmeye , onlarla eşit olmaya çalışır.
3- Model alma:
Yanında telefonla konuşan annesinin, arkadaşına hasta olduğu için gelemeyeceğini duyan çocuk, bazen yalan söylenebileceğini öğrenir. Aynı şekilde kendisini evde bırakan anne babası, akşam güzel kıyafetlerle doktora gidiyoruz diyebiliyorsa, o da rahatlıkla yalan söyleyebilir.
4- Beklentileri karşılayamama:
Ailenin aşırı beklentileri olan çocuklar, onların sevgilerini kaybetmemek için yalana başvurabilir. Birinci olduğunu, en çalışkan olduğunu ileri sürerek, ailesinin yaratacağı olumsuz hislerden korunmaya çalışır.
5- Savunma:
Daha iyi bir açıklaması olmayan çocuk, cezadan kaçınmak için yalan söyleyebilir. Ayrıca sık eleştiriliyor e suçlanıyorsa yalana başvurabilir.
6- Davranım bozukluğu:
Yalan bazen çocuğun hastalığının bir bulgusudur. O zaman tehlikelidir ve genellikle yanında hırsızlık yapma, okuldan kaçma gibi belirtileri de taşır. Bu tür yalanda kesinlikle uzman yardımı gerekir.
Sıklıkla doğruyu söylediğinde bile yalan söylediği iddia edilen bir çocuk, bir sure sonra bunu gerçekten yapmaya başlar. Yalanla pirim elde edebildiğini, kazançlı çıkabildiğini gören çocuğun da yalan söylemesi adeta kaçınılmaz olur. Bu şekilde isteklerine ulaşmanın bir yolu olarak düşündüğü yalana sıkça başvurur.
ANNE BABALAR YALANI NASIL ÖNLEYEBİLİRLER?
1- Sadece yalan söylemenin zararlarından bahsedip, doğru söylemelerini istemek yetmez. Siz de çocuklarınıza model olun.
2-Yalan söylediğini anladığınızı belirtin. Ama aşırı tepki göstermeyin. Bunu sanki sırf sizi üzmek için yapılmış bir davranış gibi düşünmeyin. Aşırı tepki, korunmak için yalanı sürdürmesine neden olur.
3-Yalan söylediğinde bağırıp çağırmadan, davranışın yanlışlığını anlatın ve ceza verin. Bu davranışınız sürekli ve tutarlı olsun. Buna karşılık doğru söylediğinde hoşnutluğunuzu dile getirin. Doğru söylersen kızmayacağım diyerek, ceza verirseniz inandırıcı olamaz ve yalan söylemiş olursunuz.
4-Çocuklardan başaramayacakları şeyler beklemeyin. Aşırı, uyamayacağı kurallar koymayın.
5- Yalan söyleyebileceği konularda, ona farklı yaklaşın. Ödevini bitirdin mi? Yerine ödevi görmek isteyin. Odasını topladığını söylediğinde, çikolata verip sonra kızmak yerine, önce kontrol edin.
6-Niçin yalan söylediğini anlamaya çalışın. Onu dinleyin. Yargılamadan ilişki kurmaya çalışın. Kesinlikle başka çocuklarla ya da kardeşlerle kıyaslamayın. Kendi yanlışını kendisinin bulmasına fırsat tanıyın.
7-Daha karmaşık bir sorun varsa, arkadaşsız, yalnız bir çocuksa, yalan söylediğinde pişman olmuyor ya da istemediği halde kendini durduramadığını söylüyorsa, en kısa zamanda yardım alın.
Prof.Dr. Bengi Semerci