Anneye bağımlılık
Yaşamın ilk 3 yılında, çocuklar annelerine fiziksel ve duygusal olarak bağımlıdır. Beslenmeleri, dış dünya ile ilişki kurmaları, fizyolojik ve psikolojik ihtiyaçlarının karşılanması, anne aracılığıyla olur. Ve bebek, bu dönemde kendini annesinin bir parçası gibi hisseder. Bu yaşlarda bebek, annesini düzenli olarak görmek, onun varlığını, yakınlığını ve sıcaklığını hissetmek ihtiyacındadır.
İlk 3 yılın temel psikolojik özelliklerinin başında “anneye bağımlılık” gelir. Buna ek olarak, çocukların “benmerkezci” kişilik özelliklerinin olduğu bilinir. Kendi istediklerinin öncelikli ve hızlı olarak karşılanmasını beklemek; ihtiyacını erteleyememek; başkasının ihtiyacı olabileceğini fark etmemek ve istediği her şeye, çevresinde gördüğü her objeye her şekilde sahip olduğunu düşünmek, 0-3 yaş arasındaki çocukların en belirgin özelliklerindendir.
“Seviliyorum ve Önemliyim”
Çocuğun davranışlarının şekillendirilmesi, kabul gören ve görmeyen davranışlarının belirlenmesi bu dönemde netleşir. Bebeklik çağında bebeğin tüm ihtiyaçlarını karşılamak, aşırı ilgi ve sevgi göstermek, onunla zaman geçirip şefkatinizi belli etmek, onun ileride ihtiyaç duyacağı güven duygusu, kendinden emin olma, kendine değer verme, “seviliyorum ve önemliyim” gibi duygularının temelini oluşturur.
Bağımsızlık ve becerilerin geliştirilmesi
Çocuğu disipline ederken, onda olumlu bir benlik algısı oluşturmak da önemlidir. Anne-babalar, küçük yaşlardan itibaren çocuğun bağımsızlığını da teşvik etmeli, aşırı kontrol yerine onlara deneyim fırsatları vermelidir.
Becerilerin gelişmesine fırsat vermek, çocukta alışkanlıkların oluşması için de önemlidir. İlk 3 yılda giyinme, soyunma, temizlik ve yemek yeme becerilerinin çok önemli bir bölümü tamamlanır. Tüm becerilerin gelişmesi ve alışanlığa dönüşmesi, ancak fırsat verilerek gerçekleşir. Becerilerin doğası gereği de, ilk zamanlarda “mükemmel” değillerdir.
Becerilerin geliştiği bu ilk dönemde yeterince iyi ve hızlı olmadıkları gerekçesiyle çocuklara engel olunur ve onların bu ihtiyaçları yetişkinler tarafından karşılanırsa, çocuğun bağımsızlık ihtiyacı ve güven gelişimi de doğal olarak engellenmiş ve zedelenmiş olur. Oysa becerileri yeni gelişen bir çocuğun desteklenmeye, kendi yapabildiği işlerle ilgili olarak övülmeye, bunların büyümeye ait önemli belirtiler olduğunu duymaya ihtiyacı vardır.
Sorumluluk verme
Yeterince gelişmeyen beceriler, dıştan müdahale ile engellenirse çocuğun bu beceriyle ilgili kendini yetersiz hissetmesi riski de oluşur. Bu durum yeni şeyler deneme konusunda çocuğun yeterince istekli olmamasına neden olabilir. Bu noktada genellikle bir çelişki ortaya çıkar. Bağımlılığın, anne tarafından pekiştirilmesi, çocuğun kazanması gereken alışkanlıkları reddetmesine ve alması gereken sorumlulukları üstlenmemesine neden olur. Bu yüzden anne, çocuğunu sık sık uyarmaya başlar. Kendi ihtiyaçlarını karşılamadığı, destek beklediği, sorumluluk almadığı, söz dinlemediği için eleştirilir. Bu gibi durumlarda 3 yaş civarında disiplin sorunları neredeyse en yüksek seviyeye ulaşır. Çünkü çocuk büyümüştür ve anne-baba, artık onun yaşına uygun tün alışkanlıkları geliştirmiş olmasını, her türlü sosyal ortama uyum sağlamasını bekler.
Sosyal uyumun gelişimi
Aynı zamanda bu yaş, yuvaya başlama yaşıdır ve benmerkezciliği devam eden, ihtiyaçlarını ertelemeyi öğrenememiş bir çocuk, yuvaya uyum sağlamakta da güçlükler yaşayacaktır. İlk 3 yılda sosyal uyumu ve kuralları öğrenemeyen, anneye bağımlılığı devam eden bir çocuk bazen ilkokul yıllarına kadar uzanan sorunlar yaşayabilir. Bu nedenle, paylaşmayı, grupla oynamayı ve basit kurallara uymayı başarabildiği bu dönemde ailenin tavrı çok önemlidir. Birey olmaya geçiş sürecinde çocuğun bazı taleplerini karşılarken ödüllendirmek, çocuğun benmerkezcilikten kurtulmasında etkili olacaktır.
Birçok oyunu ve aktiviteyi sürdürebilecek sabrı olan 3 yaş çocuğu, yine de hala bir sorumluluğu uyarısız sonuna kadar sürdüremeyebilir.
İlk 3 yıl, “anne-baba olmanın” da öğrenildiği bir dönemdir. Anne-babalar, çocukları dünyaya gelmeden önce bu döneme ait bazı temel gelişim özelliklerini öğrenirlerse, bu süreci zorlanmadan ve keyifle geçirebilirler.
Psikolojik Danışman Belgin Temur
Bebeğim ve Biz