Kaplan anneler: Anne değil diktatör
Bu modelin en önemli temsilcisi “kaplan anne” tanımının da mucidi olan ve adeta Çin işkencesini bir çocuk yetiştirme sanatına dönüştüren yazar Amy Chua. Kaplan anne, çocuklarının hayatta güçlü ve başarılı olmak zorunda olduğu için hayatın kuralı basit: İki tür insan var; güçlüler ve zayıflar… Ya da başka bir deyişle kazananlar ve kaybedenler.
Televizyon, bilgisayar özellikle de video oyunları çocuklara neredeyse yasak, çünkü bu alışkanlıklar çocuğu annenin belirlediği hedeflerden saptırıyor. Kaplan annenin çocuğu okulda, kursta, sporda ya da müzikte tam not almak, en iyi performansı göstermek zorunda. Anne, çocuğu gevşemesin diye iltifata da itibar etmiyor. Bu tür annenin çocuğu fizik okuyorsa en azından bir Einstein, spor yapıyorsa Usein Bolt gibi bir atlet olması bekleniyor. Kısacası çocuk her konuda en iyi olmak için çabalamak zorunda.
Kaplan annenin kitabında kaybetmeye yer yok, çünkü onun kitabı aslında Sun Tzu’nun “Savaş Sanatı”. Bu anne modelinin baş temsilcisine dönüşen Amy Chua’nın yedi yaşındaki küçük kızı her gün aynı parçayı piyanoda üç saat çalmak zorunda. Bu her gün şaşmadan takip edilecek eğitim programının mütevazı bir parçası sadece.