Hamilelikte uzun süre güneşte kalınmamalı
Pekçok hamile kadının cildi hamilelik sırasında daha hassastır ve güneş yanığına karşı daha korumasızdır. Hamilelik sırasında derinin rengini veren melanini salgılayan hücreleri etkileyen melonosit stimüle edici hormon düzeyleri yükselir. Bu durum hamile kadını aşırı pigmentasyona karşı duyarlı hale getirir. Eğer yüzünüzde cholasma adı verilen gebelik maskesi oluşmuşsa yani düzensiz ve koyu renk değişiklikleri varsa bu durumda siz de güneş ışınlarına ve ultraviyoleye karşı aşırı duyarlısınız demektir. Bu durumda cildiniz güneş ışınlarına her zamankinden daha fazla ve daha şiddetli cevap verecektir.
Ayrıca, güneş altında uzun süre geçirmeniz hem vücut sıcaklığınızın aşırı artmasına hem de vücudunuzdaki suyun azalmasına (dehidratasyon) neden olabilir. Her iki durum da gebeliğiniz açısından olumsuz etkiler yaratabilir. Tüm bu nedenlerden dolayı hamileyken uzun süre güneş altında kalmanız önerilmez.
Solaryuma girebilir miyim?
Günümüzde hamileliklerini takip ettiğimiz hastalarımızın "Solaryuma girebilir miyim?" şeklindeki soruları ile sık sık karşılaşmaktayız. Bu sorunun net bir cevabı yoktur. Direkt güneş ışığı ya da yapay ultraviyole ışınlarının gelişmekte olan bebek üzerindeki etkilerini inceleyen yeterli sayıda araştırma mevcut değildir. Kısıtlı sayıda bazı araştırmalar bu tür uygulamaların folik asit eksikliğine neden olabileceğini düşündürmektedir. Bunun nedeni güçlü ve uzun süre maruz kalınan ultraviyole ışınlarının vücuttaki folik asidi parçalayarak etkin bir şekilde kullanımını engellemesidir.
Vücudunuzun aşırı ısınmasına ve susuz kalmamasına dikkat edin
Hamileliğin ilk haftalarında vücutta yüksek oranda bulunan folik asit bebekte nöral tüp defekti adı verilen bazı doğumsal anomalilerin görülme oranını yüzde 50 civarında azaltmaktadır. Bu nedenle hamile kalmadan hemen önce ve hamileliğin ilk 12 haftası içinde yüksek oranlarda doğal ya da yapay ultraviyole ışınlarına maruz kalmanın etkilerinin ne olabileceği konusunda elde yeterli bilimsel veri ve kanıt yoktur. 12. hafta ile birlikte bebeğin organ oluşumu tamamlandığından olası bir risk daha azalmaktadır.
Bu nedenle sıcak bir yaz günü güneş altında birkaç saat geçirdiğinizde vücudunuzun aşırı ısınmasına ve susuz kalmamaya özen gösterdiğinizde korkmanızı ya da endişelenmenizi gerektirecek bir durum yoktur. Ancak solaryumlardan uzak durmanız yararınıza olacaktır. Elimizdeki kanıtlar solaryumun zararsız olduğunu söylemek için yeterli değildir.
Bir diğer bronzlaşma yöntemi olan bronzlaştırıcı kremlerin, hamilelikte kullanımı konusunda da riskler bulunuyor. Prof . Dr. Hakan Şatıroğlu, koyu bir tene sahip olmak için bronzlaştırıcı kullanılmasının anne adayları için uygun olmadığını vurguluyor.
Bronzlaştırıcılar bebeğe zarar veriyor
Şatıroğlu'na göre, bronzlaştırıcı tabletler bebek üzerinde toksik etki oluşturduğu için kesinlikle kullanılmamalı. Özellikle gebeliğin ilk 3 ayında kullanılması halinde, bebekte gelişim anomalliklerinin görülebileceğine dikkat çeken Şatıroğlu , "Bronzlaştırıcıların, gebeliğin ilerleyen dönemlerinde de kullanılması doğru değil. Bunların içerisindeki maddelerin, bebek dokularında birikme ihtimali yüksektir . Bu da yine bebekte gelişim anomalilerine ve çeşitli sağlık sıkıntılarına neden olmaktadır. Bunun sebebi de plasentanın geçirgen bir yapıya sahip olmasıdır" diyor.
Sonuç: Güneşe dikkat!
Güneş ışınlarının yararları kadar zararlarının da göz ardı edilmemesi ve güneşe çıkmadan önce yüksek koruma faktörlü ürünlerin kullanılması gerekir. Kemik yapımına yardım eden vitamin D'nin üretimi, hastalık yapan mikropların yok edilmesi ve insan psikolojisine olumlu etkileri ile güneş ışınlarının yaşamsal gerekliliği tartışılamaz. Ancak, yüksek risk grubunda olan gebelerin ve bebeklerin, güneşin doğrudan geldiği saatlerde açık havada olmaması gerekir.