“Parkinson hastalığı, beyinde dopamin salgılayan hücrelerin hasarı sonucu ortaya çıkan bir sinir sistemi hastalığıdır. Fakat bu hasarın neden ortaya çıktığı henüz bilinmiyor. Parkinson daha çok orta ve ileri yaşlarda görülür.
İlk kez İngiliz doktor James Parkinson tarafından 1817 yılında titremeli felç olarak tanımlandı. Parkinson, yavaş ve sinsi seyreden bir hastalıktır.
Parkinson’u tedavi etme yöntemleri:
1- İlaç tedavisi
2- Fizik tedavi ve rehabilitasyon
3- Cerrahi tedavi
Parkinson hastalığında fizik tedavi ve rehabilitasyonunun temel amacı, hastalık sonrası oluşan özrü ortadan kaldırmak ya da özrü en az düzeye indirmektir. Hastanın günlük yaşam aktivitelerinde bağımsızlığını kazanması, yaşam kalitesinin ve fonksiyonelliğinin arttırılması amaçlanmalıdır.
Parkinson hastalığında en sık görülen belirtiler; ellerde titreme, kas ve eklemlerde sertlikler(dişli-çark belirtisi), hareketlerde yavaşlama, yürüyüş bozuklukları, donma fenomeni, mırıldanır tarzda konuşma, maske yüz, öne eğik duruş pozisyonudur.
Fizik tedavi ve rehabilitasyonda Parkinson’un değerlendirilmesi
Normal eklem hareketlerinin değerlendirilmesi, solunumun değerlendirilmesi, kas ve eklem sertliklerinin değerlendirilmesi (rijidite), hastanın duruş şekli (postürü), kas kısalıkları ve kuvveti, bağımsızlık seviyesi, yürüyüş ve denge değerlendirmesi, fonksiyonel değerlendirme testleri uygulanarak hastanın genel durumu hakkında geniş bilgiler elde edilir.
Parkinson hastalığının tedavisi
Bu değerlendirmeler ışığında hastanın eklem ve kas sertlikleri varsa manuel tedavi teknikleri ve mobilizasyon teknikleri ile hastanın şikayetleri azaltılabilir, yürüyüş eğitimi ile yürüyüş düzeltilebilir, ağrısı varsa elektroterapi ajanları ile ağrıları azaltılabilir, denge ve koordinasyon geliştirilerek hastanın sık düşmesi önlenebilir, titremeler azaltılabilir, dirençli egzersizlerle kas kuvveti artırılabilir, düzgün duruş postürü kazanılabilir, solunum egzersizleri ile solunum derinliği artırılarak yorgunlukla mücadele edilebilir. Bu uygulamalar doğrultusunda hastanın maksimum bağımsızlığı artırılabilir ve korunabilir.
Fizik tedavi ve rehabilitasyonda Parkinson’un çok yönlü değerlendirilmesi sonucunda hastanın şikayetleri de göz önünde bulundurularak uygun tedavi şekli belirlenir. Hastanın günlük, mesleki ve sosyal yaşamdaki şikayetleri doğrultusunda bu alanlarda da gerekli düzenlemeler ve önerilerde bulunarak hastanın yaşam kalitesi maksimum düzeye çıkarılmalıdır.
Hastanın fonksiyonelliğinin artırılması ve korunması için uygun durumlarda hastaya yürüyüş, bisiklet, yüzme gibi sporlar önerilmelidir.
Parkinson hastalığının müzmin, ilerleyici ve tedavisiz iyileşmeyeceği bilinmelidir. Bu nedenle hastalığın, hasta, uzman hekimler, fizyoterapistler ve daha birçok sağlık elemanı tarafından takip edilmesi gereken bir ekip çalışması gerektirdiği unutulmamalıdır.”
Dr. Adnan Bağrıaçık
Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı