"Antibiyotik öncesine dönebiliriz"
Dünya Sağlık Örgütü Pandemik ve Epidemik Hastalıklar Dep. Prof. Dr. Hande HARMANCI:
İngiliz doktorun söyledikleri doğru. Antibiyotiklerin hepsine karşı direnç gelişirse yeniden antibiyotik öncesi dönemine dönüş olabileceği yönünde senaryolar var. Direnç gelişimi çok hızlı. Bunun önüne geçebilmek için gerektiği zaman uygun antibiyotiğin verilmesi ve kişilerin süresine uygun olarak düzgün bir şekilde kullanması gerekli. Ayrıca uluslararası camianın uyanık olması önemli.
"Antibiyotikler amaçlarından sapmıştır"
Eczacı Levent KARAKOÇ:
Günümüz kapitalist dünyasında gelişen ve maalesef neredeyse “Sadece daha çok satış yapmaya” yönelmiş ilaç endüstrisinde antibiyotikler gerçek amacı paralelinde kullanılmamaktadır. Birincil amacın, hastalıkları bertaraf etmek değil de daha çok antibiyotik satmak şekline evrildiği bugün, endüstrinin temel amacı saptırılmış, sapmış ve ne yazık ki sağlık çalışanları da bu zorunlu gidişe karşı duramamışlardır.
"Ona iyi gelmezse buna iyi gelir zihniyeti var"
İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ziya MOCAN:
İlaçlar, antibiyotikler ancak hekim reçetesiyle satılabilmelidir. Özellikle devlet hastanelerinde hekimler hastalarına yoğunluktan yeterli zaman ayıramıyor. Bu nedenle de her enfeksiyona iyi gelebileceğini düşündüğü ilaçları daha rahat yazıyor. Hekimler, ‘Ona iyi gelmezse, buna iyi gelir’ zihniyetiyle birden çok rahatsızlığı olan bir hastaya, asıl hastalığına çözüm olabilecek ilaç yerine daha geniş semptromlu yani birçok hastalığı kapsayan ilaçlar yazıyor. Hekim kendini garantiye alıyor. Vücut, ihtiyacı olmayan antibiyotiği alıyor. Antibiyotiklere dirençli mikroplar, toplumda hızla yayılıyor. Mikroplar antibiyotiklere karşı direnç kazanıyor.
"Tıp fakültelerinde bu konuda eğitim verilmiyor"
Hisar Intercontinental Hospital İç Has. Blm. Bşk. Prof. Dr. Mehmet SOY:
Herkes bilmeli ki, antibiyotik bir ağrı kesici ve ateş düşürücü değildir. Mikrop öldürücüdür. Tıp fakültelerinde bu konuda yeterli eğitim verilmemekte. Hekimlerin çoğunluğu hocalarından gördüğü klinikteki uygulamayı kendi meslek yaşamında aynen devam ettirmekte. Antibiyotiğin hekim kontrolünde alınması, verilen antibiyotiğin gerekli zamanda kullanılması lazım. Çocuklara da gereksiz antibiyotik verilmesi, bağışıklık sisteminin bir nevi antrenmansız kalmasına yol açıyor. Antibiyotiğin eczaneden alınması da sıkı kurallara bağlanmalı, mutlaka reçete olmalı.
"Sağlık Bakanlığı önlem alıyor"
İstanbul Üni. Cerrahpaşa Tıp Fak. Öğr. Üye. Prof. Dr. Erhun EYÜBOĞLU:
Antibiyotik kullanımı ilkinde belki bir rahatlama sağlayabilir ama bunu sürekli kullanırsan ikincisinde üçüncüsünde bu etki azalmaya başlıyor. Bu ilaçları sürekli değil planlı kullanmak lazım. Tabii yetmiş beş milyon nüfuslu bir yerde bunun denetimini yapmak zor. Sağlık Bakanlığı bununla ilgili önlemler alıyor. Son zamanlardaki reçete olayı gibi.
"Ya şimdi tedbir ya sonra çok geç"
İç hastalıkları uzmanı Dr. Mustafa Nafiz KARAGÖZOĞLU:
Her yüksek ateşi enfeksiyon olarak kabul ediyoruz ve antibiyotik kullanıyoruz. Gerek kişilerin, gerek eczacı kalfalarının, gerek hekimlerin tercihi oluyor. Türkiye’de gelişigüzel ilaç kullanma alışkanlığı ortada. Beklenen risk, tedbir almazsak çığ gibi büyüyecek. Ya şimdi tedbir, ya sonra çok geç.
"Antibiyotikler paralı asker gibi"
Beslenme uzmanı Ender SARAÇ:
Antibiyotik hayati tehlikesi olan durumlarda hayat kurtarır. Grip için antibiyobitik içilmesi insan vücuduna zararlıdır. Antibiyotik paralı askerdir. Sizin yerinize savaşır, siz savaşmayı unutursunuz. Ayrıca kan tahlili yapılmadan antibiyotik verilmesi tehlikelidir. Sürekli kullanırsanız birçok hastalığa davetiye çıkarır. Doğal antibiyotiklere yönelmek lazım.
Özlem Yılmaz - Tülay Şubatlı - Ayhan Yıldız