Hayatımızda öfkelenmek için binlerce neden var. Trafik kurallarına uymayan sürücülerden, ayakkabınızın altına yapışan sakıza, yemek siparişinin gecikmesinden bilgisayarın bozulmasına birçok olay karşısında öfkelenmek çoğumuz için yaşamın doğal bir parçası gibi. Kuşkusuz herkesin öfkelenme eşiği farklı. Kimimiz bir kıvılcımla patlarken kimimiz için de bardağı taşıran son bir damla vardır.
Öfkenin başarımıza yardımcı olduğunu ve insanların bize saygılı davranmasını sağladığını düşünenler de var. Atasözlerimize de bu ikilem yansımış: “Öfkeyle kalkan zararla oturur”, “Öfke baldan tatlıdır”. Oysa öfke, evliliğimizin bitmesine, işimizi kaybetmemize veya yasal sorunlara neden olabiliyor. Öte yandan öfkenin ruh ve beden sağlığı için ciddi bir tehdit oluşturduğu da biliniyor.
Öfkeyi anlamak
Öfke acaba sadece bir duygu mudur? Böyle düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Aslında hem psikolojik hem de fizyolojik yönleri olan bir durum. Trafikte veya futbol maçı izlerken öfkeye kapıldığınızda sinir sisteminiz bir dizi biyolojik reaksiyonu tetikler, örneğin:
* Kortizol gibi hormonların düzeyi artar,
* Solunum sayısı artar,
* Nabız hızlanır,
* Tansiyon yükselir,
* Kan dolaşımı etkilenir,
* Gözbebekleri genişler,
* Yaralanırsanız kanama olmasın diye kan damarlarınız daralır.
Bunların temel anlamı, vücudunuzun yoğun bir fiziksel aktiviteye hazırlanmak için ‘vites değiştirmesidir’. Yani ‘savaş ya da kaç’ yanıtının ‘savaş’a hazırlık bölümüdür. Stresli bir duruma maruz kaldığımızda vücudumuz savaşmaya ya da kaçmaya hazırlanır. Ancak uzun bir kuyrukta beklerken kontrolsüzce öfkelenmenin vücuda pek bir yararı yok. İşe yaramadığı gibi zararlı da var.
Hastalık ve öfke arasında bağlantı kuran birçok çalışma var. 13 bini aşkın kişide yapılan bir çalışmada öfke düzeyleri yüksek olan insanlarda kalp krizi riskinin daha fazla olduğu bulundu.
Nasıl hastalığa dönüşüyor?
Yukarıda bahsettiğimiz ‘savaş ya da kaç’ reaksiyonu normalde çok kısa süreli olması gereken bir durumdur. Öfke hormonal patlamayı tetikler. Öfkenin tetiklediği bu hormonal patlama hali, çok sık tekrarlanırsa uzun dönemli ve kalıcı etkileri olur. Sık tekrarlanan ve uzun süren yani kronik öfkeden kaynaklanan stres hormonu artışları başta kalp, damar hastalıkları olmak üzere birçok sağlık sorununa yol açabiliyor.
Bu hormonlar inflamasyon dediğimiz iltihaba neden olan ve kalp damar hastalığı riskini artıran C-reaktif protein (CRP) düzeylerini de yükseltebiliyor. Bir çalışmada öfkeye eğilimi olan kişilerde CRP düzeylerinin 2-3 kat daha yüksek olduğu bulundu. Öfke, kalp ritminde elektriksel bozukluklara da yol açıyor. Öfkeniz sizi veya çevrenizdekileri rahatsız ediyorsa, bu konuda doktorunuzla konuşup, profesyonel yardım almanız gerekebilir.
Dr. Hasan İnsel, Milliyet