@Pudra özel haberidir, izinsiz kullanılamaz.
10.07.2013
İş hayatında kadınlar zayıf ya da yırtıcı olmak zorunda mı?
“İş hayatı maskülen özellikleri şart koşarken, sosyal hayatın beklentileri kadınların erkeksi özelliklerini cezalandırıyor” diyen Psikoterapist Deniz Aktosun, kadınlara iş hayatındaki zorluklarla baş etme yollarını açıklıyor.
5/8
Kadınların yönetimde olması şirkete neler kazandırır?
Çok rekabetçi, değişken ve hızlı bir dönemde yaşıyoruz. İş hayatındaki beklentiler ve tehlikeler çok fazla. Şirketler sadece atak ve hızlı politikalarla büyüyemiyorlar artık. Hem tüketicisini hem çalışanını incelikle dinleyebilecek, riskleri daha gerçekçi değerlendirebilecek bir yapılanma lazım her düzeyde. Bu hassas kulak, empati özelliği ve riskleri daha temkinli değerlendirmek de kadınsı özellikler.
Bunun için de şirketlerin farklılığa yer vermesi çok önemli. Rekabetçi bir pazarda hem kadınların hem erkeklerin şirket yönetimine önemli katkıları oluyor. Dolayısıyla yönetimin her katmanında kadın ve erkek özelliklerinin eşit ifade edilmesi şirketlerin yararına. Bu da en basit olarak kadın erkek oranın eşitlenmesiyle olabilir.
Yapılan birçok araştırmada yönetim kurulunda kadınların yer aldığı şirketlerin karlılığının daha sürekli olduğu görülüyor. Bu verilerin ışığında birçok şirket kadınları yönetime dahil etmek ve katılımını artırmak için özel programlar düzenliyor. Özellikle çocuklu kadınların çalışma hayatında kalmasını destekleyici çalışma koşulları yaratmaya çalışıyor.