Fitosteroller kimyasal yapısı kolesterole çok benzeyen ve beslenme düzeninde yeterli miktarda alındığında, kan kolesterolü düzeyini azalttığına, bağışıklığı güçlendirdiğine ve belirli kanser türleri riskini azalttığına inanılan, bitkilerde bulunan bileşiklerdir.
Fitosterollerin yararlı etkileri o kadar güçlüdür ki, yağlı tohumlardan çıkarılarak, kolesterol düşürücü “gıdalar” olarak pazarlanan “tereyağı” muadili ürünler gibi işlenmiş gıdalara eklenir. Ama toprak ananın kabuklu yemişleri ve tohumları doğal olarak bu kadar zengin fitosterol –ve kalp koruyucu lif, mineral ve sağlıklı yağ- kaynağıyken, neden taklit “tereyağı” ile yetinelim ki?
Journal of Agricultural and Food Chemistry’de yayımlanan bir araştırmada, araştırmacılar Amerika Birleşik Devletleri’nde yaygın olarak tüketilen kabuklu yemişler ve tohumlarda ne kadar fitosterol bulunduğunu gösterdi.
Atıştırmalık olarak tüketilen kabuklu yemişler ve tohumların arasında, ayçekirdeği ve şamfıstığının fitosteroller açısından en zengin olduğu görülürken (270-289 mg/100 g), bunları kabak çekirdeği izliyordu (265 mg/100 g).
Ayçekirdeği alırken nelere dikkat etmeli?
Türkiye’deki ayçekirdekleri genellikle kabuklu şekilde, hem açık hem de paketli olarak satılır. Açık kuruyemişler bölümünden alabileceğiniz tüm diğer ürünlerde olduğu gibi, ayçekirdeği kaplarının kapalı ve marketin devir hızının iyi olduğundan, yani çekirdeklerin azami tazelikte olduğundan emin olmalısınız.
Kabuklu çekirdek satın alırken, rengi sarımsı olanları almaktan kaçının, çünkü bunlar büyük olasılıkla bayattır. Ayrıca ayçekirdeğini açık olarak alıyorsanız, hala taze ve bozulmamış olduğundan emin olmak için koklayın.
Ayçekirdeğinin yağ içeriği yüksek olduğu ve bozulmaya meyilli olduğu için, buzdolabında hava geçirmez kaplarda saklanmalıdır. Dondurucuda saklanması da mümkündür, çünkü düşük sıcaklık dokusunu ya da tadını büyük ölçüde etkilemeyecektir.