1- Ceviz, Omega-3 (alfa-linolenik asit) açısından en zengin ağaç yemişidir. Yüksek Omega-3 alımının, kalp-damar hastalıkları riskini azalttığı belirlendi (PAN, 2012).
2- Akdeniz tipi beslenmenin önemli bir parçası olan ceviz, kalp hastalıkları riskinin %30, inme riskinin ise %49 azaltıldığı Predimed çalışmasında da kilit bir gıda olarak öne çıkıyor (Estruch, 2014).
3- Batının tipik beslenme şekline eklenen cevizin, sperm canlılığı, hareketliliği ve morfolojisinde iyileşme sağladığı görülüyor (Robbins, 2012).
4- Ceviz, yaygın olarak tüketilen yemişler ve yerfıstıkları arasında en yüksek oranda polifenol içeriğine sahip. Polifenollerin büyük çoğunluğunun antioksidan özelliği bulunuyor. Kalp hastalıkları ve kanserden korunmada güçlü bir rol oynadığı biliniyor (Vinson, 2012).
5- Günde 56 gram ceviz tüketmenin, organ yağlanması görülen aşırı kilolu bireylerde endotelyal işlevi geliştirdiği görülüyor. Beslenme düzenine eklenen ceviz, bireylerin kilo almasına neden olmuyor (Katz, 2012).
6- Günde 42 gram ceviz tüketmenin, kalp-damar hastalıklarının iki risk faktörü olan non-hdl kolesterolü ve apolipoprotein-b’yi anlamlı düzeyde azalttığı tespit edildi (Wu, 2013).
7- Yüksek miktarda ceviz tüketimi, kadınlarda tip 2 diyabet riskinde anlamlı bir azalmayla ilişkilendirildi (PAN, 2013).
8- Ceviz dahil olmak üzere daha yüksek miktarda yemiş tüketiminin, ileri yaşlarda alzheimer gibi hastalıkları önlemede etkili olduğu; genel bilişsel kabiliyette iyileşme sağlayabildiği görülüyor (O’brien, 2014).
9- Cevizin, kalp-damar hastalıklarında iki önemli risk faktörü olan düşük yoğunluklu lipoprotein kolesterolünü (yaklaşık %9-16) ve kan basıncını (diyastolik kan basıncını yaklaşık 2-3 mm hg) azalttığı görülüyor (Kris-etherton, 2014).
10- Ceviz, sağlıklı bir beslenme düzeninde kanseri önleyici bir seçenek olarak yer alıyor (Hardman, 2014).