Prof. Dr. Erdem Yeşilada’nın yürüttüğü farklı bir çalışmanın sonucunda, ıhlamur içerisindeki bileşenlerden bazılarının (flavonoit) iltihap giderici ve ağrı kesici etki gösterirken, bazı bileşenlerin (müsilaj) de boğazı yumuşatması neticesi boğazda tahrişi önlediği ve bu suretle soğuk algınlığı şikayetlerinin hafifletilmesinde tedaviye yardımcı olduğu ortaya çıktı.
Özellikle soğuk algınlığı riskinin arttığı dönemlerde doğanın sunduğu mucize bitkilerden yararlanmak gerekiyor. Hiç şüphesiz, öncelikli hedef “hastalığa yakalanmamak” olduğundan bu konuda bağışıklığı destekleyici tip ürünler koruyucu olarak yararlı olabiliyor. Hastalığa yakalanma durumunda ise bu tip ürünlerden uygulanan temel tedavinin yanı sıra şikayetlerin hafifletilmesinde yararlanılabiliyor.
Biraz ıhlamur, biraz ayva, biraz bal!
Prof. Dr. Erdem Yeşilada, soğuk algınlığı hissedildiği dönemlerde öksürükte yatıştırıcı ve boğazı yumuşatmak için ıhlamur çiçeği ve ayvanın birlikte kullanılmasının yararlı olacağını söylüyor. Ayva meyvesi ve yaprakları da taşıdığı bileşenleri nedeniyle öksürüklerde tedaviye yardımcı oluyor. Özellikle ıhlamurla birlikte hazırlanan çayın hem lezzetinin hem de etkinliğin artmasını sağlıyor. Yeşilada, ayva ve ıhlamur karşımınından elden edilen çaya tatlandırıcı şeker yerine istenirse bal ilave edilmesinin daha uygun olacağını, bu sayede öksürüğün ve diğer soğuk algınlığı belirtilerinin daha etkili bir şekilde kontrol altında tutulabileceğini belirtiyor.