Hızlı kilo verdirmeyi vaat eden diyetlerin ortak noktası, çok düşük kalori içermeleri ya da tek tür besine dayalı diyetler olmaları. Bu diyetler tek yönlü diyetler yani vücudun sağlıklı çalışması için gerekli olan vitamin, mineral, karbonhidrat, protein ya da yağ bakımından çok fakirler. Bu diyetlerin uygulandığı bazı detoks merkezlerinin de olduğunu biliyoruz. Bununla birlikte adını son yıllarda sıkça duyduğumuz açlık diyetleri, açlık oruçları da gündemde. Bu diyetler, kişiyi sağlıklı beslenmeye özendirmez. Haftada birkaç gün istediğin her şeyi ye, diğer birkaç gün hiç bir şey yeme gibi. Mesela istediği her şeyi yediği günlerde kişi, kızartma yiyecek, baklava yiyecek, içki içecek, diğer günler aç gezecek. Bu aslında bir tür bulimik yeme davranışını kişiye özendirmek anlamına geliyor ve sağlıklı yiyeceklerin seçilmesini, sağlıklı yeme davranışının oluşmasını engelliyor.
Hızlı zayıflayan diyetlerin vücuda zararları neler?
Bu diyetler uzun vadede kişide birçok rahatsızlığa sebebiyet veriyor. En korktuğumuz vücudun ketozise girerek sıvı eletrolit dengesizliği sonucu oluşan, kalpte ritm problemlerine bağlı ani ölümler. Vücuttaki sarkmaları, saç dökülmelerini, tırnak kırılmalarını, ciltteki kurumaları, kabızlık dahil sindirim problemlerini ve hatta kişinin yaşlanma sürecine hızlı girmesini saymıyorum bile.
Günümüzde fazla kiloluğu artık bir tür hastalık olarak kabul etmeliyiz. Tıbbi ehliyeti olmayan yöntemlerin peşinde koşmamalıyız. Kısa vadede mucizeler vaat eden sistemlere ve diyetlere karşı çok dikkatli olmalıyız.
En önemlisi, kişinin mevcut sağlığını daha iyi hale getirecek şekilde sağlıklı, kalıcı kilo kaybını başarmayı hedeflemeliyiz. Kişinin vücuduna bir günde gelmeyen kiloları bir günde götürecek mucize diyetlerin peşinde koşmamamız gerektiğini bilmeliyiz. Sağlıklı ve kalıcı kilo kaybı için, öncelikle kişiye kilo aldıran sebepleri tam aydınlatmalıyız. Beraberinde de kişinin metabolik hızı ve yandaş hastalıklarını göz önüne alınarak, yaşam boyu sürdürebileceği, sağlıklı yeme davranışının kazandırılabileceği, beslenme yetersizliği yapmayacak şekilde bir plan oluşturmalıyız. Tüm besin gruplarının dahil olduğu bir kalori kısıtlaması yapmayı başarmak, uzun vadede en akılcı tedavi planı olacak gibi görünüyor.