Yunan diyeti ile Akdeniz diyeti aynı şeyler mi?
Aslında geleneksel Yunan diyetinin, bildiğimiz Akdeniz diyetinin temeli olduğunu söyleyebiliriz. Beslenme yaklaşımlarıyla ilgili yapılan araştırmalar, bu diyetin aynı zamanda obezite, kanser, kalp ve diğer ana hastalık risklerini de azalttığını gösteriyor.
1940’larda, beslenme bilimcisi Ancel Keys, “Yedi Ülke Çalışması” adında geniş bir araştırma başlatmıştı. Hedefi, kültürel anlamda birbirinden farklı olan ABD, Japonya, Hollanda, İtalya ve Yunanistan'daki beslenme ve yaşam tarzı alışkanlıklarının dünya üzerindeki insanları nasıl etkilediğini bulmaktı. Yıllar süren bu analizlerin sonuçları şaşırtıcıydı: Keys ve ekibi ufak ve izole bir Yunan adası olan Crete’deki insanların –antik zamanlardan beri geleneksel Yunan diyeti ile beslenen insanların– diğer araştırma ülkelerindeki insanlardan daha sağlıklı ve ince oldukları sonucuna vardılar. Üstelik ABD ve Japonya gibi ülkelerin aksine bu adadaki insanların sigara kullanım alışkanlığı daha yüksek, sağlık koşulları ise daha düşüktü. Araştırmacılar Crete diyetini Akdeniz diyeti olarak tanımladılar ve o zamandan beri böyle adlandırılıyordu.
Yani, ekmek, zeytinyağı ve şarap ile kilo verilebilir mi?
Evet. Beslenme ile ilgili yaklaşımlar tüm paketlenmiş ve işlenmiş yiyeceklerden uzak durmayı önerir; ama modern diyetlerde kural sağlıklı yiyecek ve doğal içeceklerin bolca tüketilmesidir, bunlara tahıllar (ekmek), yağlar (zeytinyağı), kahve ve alkol (şarap) de dahil.
Geleneksel Yunan diyetini (ya da gerçek Akdeniz diyetini) bu kadar sağlıklı ve etkili yapan nedir?
“Yedi Ülke Araştıması”ndan beri yürütülen tüm çalışmalar, Crete insanlarının beslenme alışkanlıklarına (zeytinyağı, doğal yeşillikler, az yağlı süt, taze meyveler, kuruyemiş, deniz ürünleri, fasulye, tahıl, bitki, baharat, kahve ve şarap ile zenginleştirilmiş öğünler) dayanan gerçek Akdeniz diyetinin zayıflamada en etkili ve güvenilir yollardan biri olduğunu ortaya koyuyor. Aslında zayıflamayla ilgili yapılan en önemli araştırmalardan biri –en iyi yağ yakma yöntemi için ulusal dili değiştiren bir araştırma– geleneksel Yunan diyetinden esinlenilen gerçek bir Akdeniz diyetinin, yağ kaybetmek için en iyi yol olduğunu ve hatta Atkins-stili yaklaşımdan da üstün olduğunu ortaya koyarak düşük karbon fanatiklerini oldukça şaşırttı.
Yunan diyeti nasıl yapılır?
Yunan diyetinin ilk ve en önemli prensibi paketlenmiş, işlenmiş ve arıtılmış yiyeceklerden uzak durmanız ve gerçek tatları olan gerçek yiyecekleri tüketerek, zayıflamak için ihtiyacınız olan besinleri almanız. Gerçek Akdeniz diyetinde ideal oranda yağ, protein, lif ve mikro-besinleri içeren ve yağ yakmanızı sağlayacak 12 temel besin var:
Zeytin yağı: Vücudumuz yağ yakabilmek için diyet yağlara ihtiyaç duyar. Araştırmalar doymamış yağ –kalp dostu yağ– tüketiminin yoğun olduğu diyetlerin metabolizmayı hızlandırdığını, yağ tutan hormonları körleştirdiğini ve tokluk hissini artırdığını göstermiştir.
Yoğurt: Bu kremsi süper yiyecek normal yoğurda göre daha proteinlidir; kan şekerinin dengelenmesine yardımcı olur ve tok tutar. Daha da önemlisi yoğurt, bakteri probiyotiğine sahip, kilo vermek için kesinlikle gerekli olan sağlıklı mikrobiyomların üretilmesini sağlayan nadir diyet kaynaklarından biridir.
Sebzeler: Bitkiler hastalıklardan korunmak ve kilo kaybetmek için ihtiyaç duyduğumuz en iyi antioksidan, vitamin ve mineralleri içeren besin kaynakları.
Fasulye: Fasulye ve baklagiller, çözünebilir ve çözünemez liflerin en iyi doğal kaynaklarından biridir. Karnımızı tok tutarken, vücudumuzun bakteri seviyesini de dengelemeye ihtiyacımız var.
Deniz ürünleri: Metabolizmayı hızlandıran, kan şekerini dengeleyen ve vücudumuzdaki yağ yakma hormonlarını düzenleyen tek yağ asidi, kaynağı sadece balık ve deniz kabuklularında bulunan Omega-3.
Tahıllar: Tahıllardaki (rafine edilmiş ve işlenmiş olanlar hariç) kompleks karbonhidratlar çalışmanız için gerekli olan enerjiyi sağlar; “iyi hissettiren hormon” serotonin oranını yükseltirken, nefsimizi kontrol etmemizi ve fazla yememizi engeller.
Şarap: Şarap içinde kalori yakımını artıran ve kan şekerini düşüren, resveratrol anitoksidanını bulundurur. Çalışmalar aşırıya kaçmadan alkol alan insanların, içki içmeyenlere göre daha düşük kilolu olduğunu gösteriyor.
Şifalı bitki ve baharatlar: Bu lezzetli katkılar metabolizmanın hızlanmasına, sindiriminin rahatlamasına, kan şekerinin dengelenmesine ve şekerli, yağlı yiyecek arzusunun azalmasına yardımcı olan maddeler içerir.
Meyve: Bu doğal şeker, lifli ve sulu yapısıyla karnı tok tutarken vücudun şeker ihtiyacının karşılanmasına yardımcı olur.
Kahve ve çay: Çay ve kahve gibi doğal kafeinli içecekler metabolizmanızı hızlandırır, kan şekerini dengeler, çalışma motivasyonunu ve performansını artırır.
Kuruyemiş: Tabiatı itibarıyla tuzlu, çıtır ve lezzetli olan çerezler, metabolizmayı hızlandıran, kan şekerini düşüren ve yağ yakan neredeyse tüm besinlerden yüksek miktarda içerir.
Tavuk ve yumurta: Geleneksel Yunan diyeti çok fazla hayvan eti içermez ama arada sırada tavuk ve yumurta yemek, içerdiği yağsız proteinler sayesinde aldığınız kaloriyi artırmadan kan şekerinizin dengelenmesine ve iştahınızın azalmasına yardımcı olabilir.
Kaynak: mindbodygreen.com