"Hemoroitler anal kanalın normal yapısında bulunan ve dışkılamanın sürdürülmesinde işlevleri olduğu düşünülen toplardamar yastıkçıklarıdır. Hemoroidal toplardamar ağları anal kanalın iç kısmında ve dış kısmında üçer grup halinde bulunur.
Hemoroidal hastalık ise hemoroidal toplardamarların zaman içinde anormal genişleyip kırmızı ve mor torbalar (memeler) şeklinde dışarı sarkması, bazen aşınıp delinerek dışkılama sırasında sık sık parlak kırmızı kanamalar yapması; bu memelerin aniden pıhtı ile dolup şiddetli ağrı, ödem, iltihaplanma, yaralanma ve ağrı yapmasıdır. Kısacası hemoroit, makat bölgesindeki damarların genişlemesi yani varisidir. İç ve dış hemoroit olmak üzere iki tiptir. İç hemoroitler genellikle ağrısız, dış hemoroitler ise ağrılıdır. Tanısı anal muayene ve rektoskopi ile kolayca konur.
Kişilerin şikayetlerinin sebebinin gerçekte ne olduğunun öncelikle tespit edilmesi gerekir. Her kanama ya da ağrı hemoroidal hastalığa bağlı değildir. Çoğu zaman Anal Fissur, hastalar tarafından hemoroit zannedilir. Tedavisi çok daha kolaydır. Her hemoroidal hastalık ameliyatla tedavi edilmez. Hemoroidal hastalığı olan zamanında başvurmuş birçok hasta band ligasyonu (rubber band ligation) yöntemiyle tedavi edilebilir. Hemoroit kansere dönüşmez ancak kanserden ayırt edilmelidir.
Hemoroid band ligasyonu (rubber band ligation), 1 ve 2 derece hemoroitlerde uygulanabilir. Tüm dünyada rutin olarak yıllardır uygulanır. Ameliyathane koşulları gerektirmez. İşlem ağrısızdır. Anestezi gerektirmez. Hemoroit pakesinin tabanına özel bir tabancayla lastik band yerleştirilmesi ve hemoroit pakesinin kendiliğinden atılması esasına dayanır. İşlem sonrası günlük yaşantıya kolayca geri dönülebilir.