Bir insanın davranışları veya yaptıkları konusunda yorum yaptığınızda, o kişiden eleştirilmek istemediğine dair yanıt alabiliriz. Peki neden o kişinin faydası için eleştiride bulunduğunuz halde o kişi bunu tam tersi şekilde algılıyor, kırılıyor veya savunmaya geçiyor biliyor musunuz?
1. Eleştirinin zamanına, sıklığına, nerede ve nasıl söylendiğinize dikkat edin.
Eleştirinin kıvamı, destekleyici olup olmadığını belirler. Sürekli olarak eleştiriye maruz kalan kişi bunu olumlu bir geri bildirim olarak görmeyebilir ve hiç beğenilmediği izlenimine kapılabilir. Ayrıca onu nerede eleştirdiğiniz, bunu yaparkenki vücut diliniz, ses tonunuz bile onun savunmaya geçmesine yol açabilir.
NE YAPMALISINIZ?
Yaşanılan olayların hemen sonrasında eleştiride bulunmak yerine durgun bir suda yani üzerinden belirli bir zaman geçtikten sonra, sakin bir ortamda konuşmayı deneyin. Böylece o kişiye dair eleştirinizi iyice düşünmüş olduğunuzu ve yargılamaktan uzak olduğunuz hissini daha kolay verirsiniz.
2. Eleştirirken sakin davranın, yargılayıcı olmayın.
Hatalara karşı tahammül seviyeniz düşükse, eleştiri yaparken öfkeleniyorsanız, kendinizi tutamıyorsanız, aslında kendinizi sertçe yargılıyor olabilirsiniz.
Eleştiri yaparken öfkenize hakim olamıyorsanız, kendine kulak verin. "Yine aynısını yaptın, hep aynı şeyleri yapıyorsun, kaç defa söyledim, artık bunu da yap" gibi ifadeler aslında söylenen kişiye değil, söyleyen kişiye ait düşüncelerdir. Bu tarz cümleler başarısızlığa tahammül edemediğinizi gösteriyor olabilir. Kendinize hata yapma fırsatı vermiyorsanız, başkasının da hata yapmasına tahammül edemezsiniz ve onu baskı yaparak harekete geçirmeye çalışıyor olabilirsiniz. Ancak bu tavırların hepsi aslında kendinize de tölerans göstermediğiniz anlamına geliyor olabilir.
NE YAPABİLİRSİNİZ?
Bunun yerine “Elinden geleni yaptığını görüyorum fakat daha fazla dikkat etmelisin”, “Bu aralar seni çok dalgın görüyorum biraz daha toparlanmanı temenni ediyorum”, “Bu işle ilgili bir de şu açıdan bakabilirsin”, “Bu aralar odaklanamadığını görüyorum peki sana nasıl yardımcı olabilirim” gibi destekleyici ifadeler yanlışın görüldüğünü ama iş birliği içinde çözülebileceğini ya da çözmek için destekleyici bir tavrın olduğunun göstergesidir. Bu sözleri kendinize de söylemeyi unutmayın :)
ELEŞTİRİYE KARŞI AŞIRI SAVUNMACI OLAN İNSANLARA NASIL DAVRANMAK GEREKİR?
Doğru eleştiriye rağmen kişi aşırı üzülüp kendini sürekli olarak mahcup hissediyorsa kişi gelişemez ve desteği kabul edemez konuma gelir.
Psikolojik Danışman Ekrem Çağrı Öztürk, özellikle geçmişte çevresinden, ailesinden olumlu geri bildirim alamamış veya onaylanmamış kişilerin kendisi hakkında olumlu eleştirilere inanmama, sürekli yargılanmış hissetme gibi sorunlarla karşı karşıya kalabildiğini söylüyor.
Hatta öyle ki bu kişiler eleştirildiği ortamda durmuyor, ilişkilerini kesebiliyor veya iletişime tamamen kapalı hale gelebiliyor. Bu, ne yazık ki kişinin kendisi hakkında olumlu düşüncelerinin oldukça az olduğu anlamına geliyor.
Kendine şefkatli davranmayan kişiler en ufak yanlışlarında kendilerine herkesten daha fazla acımasız davranabiliyor. Ancak kendimizi olumlu ve olumsuz özelliklerimizle kabul etmeliyiz ve her an gelişime açık olduğumuzu kendimize hatırlatmalıyız. Aksi takdirde eleştiri nasıl gelirse gelsin, bu eleştiriler sayesinde kendimizi zenginleştiremeyiz.
İLGİLİ HABERLERİMİZ
Kendimize sormaktan korktuğumuz sorular
Bazı sorular önümüze onlarca farklı cevap getirebilir ve hayatımıza farklı yönlerden bakmamızı sağlar. Kendimize sormaktan korktuğumuz bu soruları Pudra.com yazdı.
Kadınların iş hayatında en sık karşılaştığı 6 önyargı!
Çalışan kadınlar, cinsiyet ayrımcılığına erkeklerden 3 kat daha sık maruz kalıyor. Üstelik kadınlar işte pek çok açık ya da gizli önyargıyla savaşıyor.
Mutluluğun formülü varmış!
"Mutluluğun sırrı nedir?" sorusuna Harvard Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma yanıt buldu. İşte deneyin sonucunda çıkan mutluluğun formülü!