İlk ilişki korkusu nedir?
Cinsel ilişkiye girerken paniğe kapılarak çok yoğun bir korku duymak ve bu korkunun sonucunda kasılarak istemsiz olarak girişi engelleme olayıdır. Buradaki korku tamamiyle istem dışı ortaya çıkar. Bu durum bazen kişiye anlatılanların etkisiyle ortaya çıkabileceği gibi bazen de kişinin yaşadığı cinsellikle ilgili olumsuz yaşantıların sonucunda oluşabilir. Kişinin kendi yaşamadığı, tanık olduğu olaylar da kişiyi bu duruma getirebilir. Özellikle ailede cinselliğe bakış açısı, anne babanın cinselliği yaşama biçimi bu durumu tetikleyici etkenlerden sayılabilir. Özellikle ailede sert bir babanın olması, sık sık şiddet yaşanıyor olması, cinselliğe yeteri kadar değer verilmemesi de etkenlerden biridir. Ailede cinselliğin ayıp, günah, sadece soyun devam etmesi için yapılan bir eylem olarak düşünülmesi, yapılması ve anlatılmış olması veya cinsellikle ilgili ailede hiç konuşulmamış olması ve cinsellikle ilgili sorunların üzeri kapatılarak geçiştirilmesi tetikleyici veya ortaya çıkarıcı nedenlerdendir.
Bu korku kimlerde daha çok görülür?
Kadınlarda daha çok görüldüğünü söyleyebiliriz. Erken yaşta evlendirilmiş olan genç kızlarda; acı eşiği düşük ama hayal gücü geniş olan ve cinsel deneyimi olmayan kadınlarda daha sık olarak görülür. Evli olmak burada rahatlatıcı bir kriter değildir. Bu durumun ortaya çıkması birbirlerini çok seven, birbirlerine büyük bir aşk duyan, uzun süredir tanışan sınıf arkadaşı, mahalle arkadaşı olan kişilerde de görülebiliyor. Çiftlerin birbirlerini deliler gibi sevmesi bu durumun ortaya çıkmayacağını göstermiyor. Duygusal, romantik, hassas, naif, mükemmelliyetçi, aşırı duyarlı kişilik yapılarında ortaya çıkma riski daha yüksek. Özellikle çocukluk döneminde yaşanmış olan, zaman zaman da tamamen unutulmuş olan cinsel tacizler ya da ensest ilişkiler veya tecavüzler bu durumda oldukça etkilidir.
İlk ilişki korkusunu erkekler neden yaşar?
Pek çok nedeni vardır. Erken yaşta evlendirilmiş olmak, deneyimsiz olmak, duyarlı, hassas, romantik, naif bir kişilik yapısının ön planda olması nedenlerden birkaçıdır. Erkekler karşılarındaki kadına zarar verebileceklerini ve bir yerlerini acıtacaklarını düşünerek korkarlar. Bazen de aşırı kanama olacağından ve bu durumu engelleyemeyeceklerinden korkarlar. Böyle bir durumda yardım istemek için hastaneye gitmek zorunda kalma korkusu onları paniğe sokabilir. Nadir de olsa cinsel organlarının acıyabileceğini düşünürler. Bazen de yeteri kadar tatmin edici olamayacakları gibi psikolojik kaygılar duruma etki edebilir. Penis boyunun küçük olması gibi fiziksel durumlarda etkili olabilir.
Peki, kadınlar neden ilk ilişkiden korkar?
Çoğunlukla kadınlarda görülen bu özel korku, yaşadıkları cinsel olumsuz deneyimlerden kaynaklanabileceği gibi aile ortamında şiddete maruz kalmak, alkolik bağımlı bir baba bu durumu ortaya çıkaran kriterlerdendir. Cinsellik konusunda anlatılan yanlı ve korkutucu hikayeler, şaka olsun diye veya bilgi vermek için bahsedilen ürkütücü senaryolar bu duruma davetiye çıkarır. Cinsellikle ilgili gördüğü fotoğraflar, izlediği porno filmler veya okuduğu sadistlik içeren hikayeler, romanlar bu konuda etkili faktörler arasında sayılabilir.
Bu korkuyu yaşayan kişiye, partneri nasıl davranmalı?
Bu korku kişinin elinde olan bir durum olmadığı için partnerinin iyi, hoş, yakın, sıcak, sevecen davranması bazı durumlarda etkili olmasına rağmen çoğunlukla etkili olmayabilir. Böyle durumlarda sert davranmak, tehdit etmek, korkutmak işe yaramaz, korkunun daha fazla artmasına sebep olur. Özellikle "Bu durumu ailene anlatacağım, annene babana söyleyeceğim." gibi konuşmalar, panik durumunu daha fazla artırır. Bu durumda yapılması gereken en doğru hareket bu alanda çalışan bir psikolog veya evlilik danışmanıyla bu sorunu profesyonelce çözmek.
İlk ilişki nasıl olmalı?
Böyle bir korkunun olduğu ilk geceden önce fark edilir ve konuşulursa, henüz ilk geceyi yaşamadan önce konuyla ilgili bir psikolojik destek almak doğru olacaktır. Bu konuda çiftler konuşup birbirlerini ellerinden geldiğince rahatlatmaya çalışmalı, ortamın kendilerini tedirgin etmeyecek şekilde olmasına dikkat etmeli, birbirleri dışındaki aile bireylerinin geleneksel beklentilerini çok da fazla dikkate almamalıdır. Böyle beklenti içinde olan aile bireyleriyle konuşulmalı ama eğer aileden yoğun bir baskı geleceğini düşünüyorlarsa balayını aileden mümkün olduğunca uzak bir yerde geçirmeleri uygun olabilir.
Bu korkuyu yenmek için çiftlere ne önerirsiniz?
Cinsellikle ilgili bilmek istedikleri bazı bilgiler varsa, özellikle cinsel ilişkiden önce bu konuda bir uzmanla konuşabilirler. Heyecan kontrolünü yapabilmek için bir eğitim alabilirler. Birlikte bireysel veya grup terapisine gidebilirler. Cinselliğin yemek yemek, su içmek kadar doğal ve sağlıklı olması gereken bir durum olduğunu bilmeleri bu korkuyu azaltacaktır. Eğer hemen bebek sahibi olmak istemiyorlarsa konunun uzmanından korunma yöntemleriyle ilgili kendilerine uygun olan yöntemi seçip kullanabilirler. Yapılması gereken şeyleri sıralayacak olursak;
1-Vakit kaybetmeden bir psikoloğa veya evlilik danışmanına gitmeleri gerekir. Vakit uzadıkça korku da katlanarak artar.
2-Mümkünse ailelerini işin içine katmadan bir uzmanla görüşmek tedavinin başarısı açısından daha uygun bir adım olacaktır.
3-Cinsellik konusunda korkuyu artıracak filmler, özellikle sert porno filmler izlenmemeli.
Hangi durumlarda tedaviye başvurulmalı?
Tedavi için herhangi bir durum gerekmez. Böyle bir durumun olabileceği düşünülüyorsa çiftlerden biri tedavi öncesi terapi alabilir ya da olay yaşandıktan bir hafta sonra böyle bir tedavi için çiftler birlikte adım atabilirler. Uzun süre bu korkuyla ilişkiye girememenin getirdiği bazı olumsuzluklar bu durumun daha uzun sürmesine neden olabilir. Özellikle erkeklerde sertleşme ve erken boşalma sorunları ortaya çıkabilir. Böyle bir problemden dolayı boşanıp başka biriyle evlenen kişi, yeni evlendiği kişiyle de aynı sorunu yaşayabilir. Kızlık zarının ameliyatla ortadan kaldırılması bu korkuyu ortadan kaldırmayacaktır. Böyle bir operasyona başvurmadan önce bir psikologla görüşüp karar verilmelidir. Cinsel bölgeyle ilgili basur, cinsel akıntılar, kaşıntı, mantar gibi farklı sağlık problemleri varsa bunların tedavi edilmesi gerekir.
