2000 yılından önce birçok uzman D vitamini eksikliğinin yaygın olduğunu düşünmüş olsa da, teknolojinin gelişmesiyle ve testlerin daha ucuz ve ulaşılabilir hale gelmesiyle net sonuçlara varılabildi. Yapılan test ve araştırmalar sonucunda D vitamini eksikliğinin tahmin edilenden daha yaygın olduğu anlaşıldı.
Bu konuda araştırma yapan önemli isimlerden biri olan Dr. Michael Holick, Amerika'daki çocuk ve yetişkinlerin yüzde 32'sinde D vitamini eksikliği olduğunu bildirdi. Ayrıca yaptığı araştırmalar, güneş koruyucusu kullanan ve ev dışı aktiviteleri sınırlı olan her yaştan yetişkinde D vitamini eksikliğinin daha yaygın olduğunu gösterdi. Aynı zamanda 50 yaşın üstündekiler ve deri pigmentasyonu fazla olan kişiler de risk grubunda! Sadece açık havada fazla vakit geçirmemek değil, yaşla birlikte D vitamini üretiminin azalması da riski artıran önemli bir faktör. İşte D vitamini eksikliğinin işaretleri...
1- Koyu ten rengi
Ten renginiz koyulaştıkça D vitamini eksikliği riskiniz de artıyor. Esmer tenli birinin, beyaz tenli biriyle aynı oranda D vitamini üretebilmesi için 10 kat daha fazla güneşe maruz kalması gerekiyor. Çünkü tendeki renk pigmentleri doğal güneş koruyucu rolü üstleniyor. Bu yüzden de renk pigmentleri arttıkça yeterli D vitamini için güneş altında çok daha fazla zaman geçirmeniz gerekiyor.
2- Keyifsiz olmak
Ruh halini dengeleyen ve mutlu olmayı sağlayan serotonin hormonu, parlak ışığa maruz kaldıkça artar ve güneşli olmayan günlerde azalır. 2006’da yapılan bir araştırma, depresyondaki kişilerin D vitamini seviyesinin düşük olduğunu ortaya çıkardı. 80’li yaşlardaki hastalar üzerinde yapılan araştırma, düzenli olarak D vitamini takviyesi alan kişilerin diğerlerine oranla depresyona daha az yatkın olduğunu gösterdi.
3- 50 yaşından büyük olmak
Yaşlandıkça cildiniz güneşe maruz kalsa bile D vitamini üretmekte zorlanır. Aynı zamanda böbrekler de D vitaminini vücudun kullandığı hale dönüştürme konusunda yetersiz kalmaya başlar. Tabii yaşla birlikte ev içi aktivitelerin daha çok tercih edilmesi de güneşe maruz kalmayı ve dolayısıyla D vitamini alımını azaltır.
4- Aşırı kilo
D vitamini yağda çözünebilen, hormon benzeri bir vitamin yani vücut yağları onu toplayan bir lavabo görevi görüyor. Bu durumda fazla kilolu ya da obez insanlar, zayıflara oranla çok daha fazla D vitamini alımına ihtiyaç duyar. Bu durum kas kütlesi nedeniyle yüksek vücut ağırlığına sahip kişiler için de geçerli.
5- Kemik ağrıları
Dr. Holick, ağrı ya da acı nedeniyle doktora başvuran kişiler, bu ağrıları yorgunlukla birleşiyorsa genellikle kronik yorgunluk sendromu tanısı koyulduğunu ancak bunun yanlış olduğunu belirtiyor. “Bunların çoğu klasik D vitami eksikliğine bağlı kemik erimesinin semptomları. D vitamini eksikliği kemiklere kalsiyumun girmesinde sorunlar yaşanmasına neden oluyor. Sonuç olarak da kemiklerde zonklama ve ağrı olabiliyor.”
6- Kafa terlemesi
Dr. Holick’e göre D vitami eksikliğinin ilk ve klasik işareti kafa terlemesi. Aslında uzmanlar özellike yeni doğan bebekleri bu konuda gözlemliyorlar. Bebeklerde kafa terlemesi nöromüsküler duyarlılık sebebiyle yaşanıyor, ki bu D vitamini eksikliğinin erken dönem semptomlarından biri.
7- Bağırsak rahatsızlığı
D vitamini yağda çözünen bir vitamin olduğu için, sindirim sistemi ile ilgili bir sorun yaşadığınızda yağı absorbe etme yeteneğiniz azalıyor ve yağda eriyen vitaminlerin emilimi zorlaşıyor. Crohn, çölyak, glüten hassasiyeti ve iltihaplı bağırsak hastalığı gibi durumlarda D vitamini emilimi tam olarak sağlanamaz.Kaynak: mercola.com