Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Üroloji Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Hakan Özveri, erkeklerin spermlerinin azaldığı yönündeki görüşlerin bilimsel olarak da gerçeği yansıttığını belirterek, “Erkeklerdeki sperm oranı son 50 yılda yarı yarıya azaldı. Eskiden mililitrede 120 milyon sperm varken, bu sayı yarı yarıya düştü. Üstelik önümüzdeki 50 yıl içinde sperm hücresinin tamamen ortadan kalkacağına ilişkin yorumlar ve bunu destekleyen bilimsel çalışmalar var.” dedi.
Sorun daha çok erkeklerde görülüyor
Bir çiftin çocuğu olmadığı zaman hem kadın hem erkek ayrı ayrı değerlendiriliyor. Tüp bebek tedavisi için başvuran çiftlerin üçte birinde sorunun erkekten kaynaklandığı görülüyor. Yüzde 20-30'unda sorun hem erkekte hem kadında oluyor. Dolayısıyla çiftlerin her ikisinin de değerlendirilmesi gerekiyor.
Bilindiği gibi sperm üretimi Y kromozomu sayesinde oluyor. Ancak Y kromozomunun zamanla kaybolacağına ilişkin iddialar var. Bazı genetik hastalıklar az da olsa buna neden oluyor. Y kromozomu bazı erkeklerde olmayabiliyor, üremeyi sağlayan genler siliniyor. Bu genler olmayınca da erkekte sperm üretim düzeneği bozuluyor. Bu durum tetkiklerle saptanabiliyor. Bu duruma “Kromozomal Delesyon” (silinme) deniyor.
Yani, sperm üzerinde üremeyi kontrol eden genler kayboluyor, sperm üretilmiyor. Durum böyleyken dahi bunların bazı tiplerinde; testisten hücre aranarak özel bazı biyopsi yöntemleriyle kenarda, köşede kalmış 3-5 spermi bularak çiftleri çocuk sahibi yapmak mümkün. 20 yıl önce genetik hastalıkları nedeniyle evlat edinmeleri önerilen ve çocuk sahibi olamayacakları söylenen çiftlerin önemli kısmında, gelişmiş uygun teknolojik yöntemlerle sperm bulunarak çocuk sahibi olmaları sağlanıyor.
Sperm üretimini bozan nedenler
Hormonal yetersizlikler:
Hipofizden salgılanan üreme hormonlarının yetersizliği de buna neden olabilir. Erkekte sperm üretimini bozduğu için üremede zorluk, hücre azalması oluşabilir. Erkekte üremeyi bozan önemli nedenler içinde “varikosel” denilen bir hastalık da yer alıyor. Erkek testisindeki toplardamarların varisleşmesi, üreme fonksiyonunu olumsuz yönde etkiliyor. Erkek yumurtasında ısı artışı, testis için zararlı olarak tanımlanıyor; kullanılmış atık maddelerin uzaklaştırılamaması testiste ısı ve basınç hareketine neden olarak sperm hareketliliğinin azalmasına yol açıyor. Her varikoseli olanın çocuğu olmaz yaklaşımı doğru değildir. Varikosel cerrahi olarak tedavi edilebiliyor. Mikro cerrahi yöntemlerle tedavi edilmesi ameliyatın başarısını artırıyor. Belli merkezlerde yapılması gerekiyor. Bu ameliyat, varikoseli olan, sperm sayısı azalan, hareket bozukluğu olan çiftlerde yüzde 50-60 oranında iyileşme sağlayabiliyor. Varikoselin, muayenesi çok önemli ama oldukça da basit; anlaşılması kolay, zahmetsiz bir rahatsızlık. Tedavisi de günübirlik bir cerrahi işlem. Hastalar sabah ameliyat olup akşam evine gidebiliyor.
Kronik ilaç kullanımı:
Mide ülseri ve gastrit tedavisinde uzun süre kullanılan ilaçlar da üremeyi bozuyor. Miktarın azaltılması, alternatif ilaçlarla değiştirilmesi üreme fonksiyonunu düzeltebilecek müdahalelerdir.
İnmemiş testis üremeyi etkiler:
Erkeğin testisinin inmemiş olması, testisin kasıkta, karın, batın içinde kalması kalıcı hasarlara neden oluyor. Erkekte üreme fonksiyonunu bozan sorunlardan biri de bu. İnmemiş testis sorununun bir yaşına kadar çözülmesi gerekiyor. Zamanında çözümlenmezse, kalıcı hasar oluşturabiliyor, erkek üreme fonksiyonunu bozabiliyor.
Sigara spermi azaltıyor:
Sigara içmek sperm sayısını belirgin olarak düşürüyor. Kişi üç ay sigarayı bırakınca inanılmaz artışlar olabiliyor. Sadece sigara bırakarak çocuk sahibi olan çiftler var. Uyuşturucu kullanımı, yoğun alkol alımı da spermi ciddi derecede bozuyor. Sperm hücresi 2,5-3 ay yaşayabildiği için, sigara bırakıldıktan sonra sperm üzerindeki etkileri de 3 ayda ortadan kalkıyor.
Kanal tıkanıklıkları:
Testiste üretim bozukluğu yok, ama kanallarda tıkanıklık olabilir, spermleri bu kanallar taşıdığından kanalların açılması gerekiyor. Kanal tıkanıklıklarının tedavisi daha kolay. Çünkü ana fabrikada üretim devam ediyor, kanalları açarak hücre aldıktan sonra tüp bebek tedavisi kolaylaşıyor.
Şüpheli doğal ürünler:
Üreme sorunu yaşayan çiftler sık sık “doğal ürünlerle çocuk sahibi olabilir miyiz?” diye soruyorlar. Piyasada ve internet üzerinden satılan içeriği belli olmayan maddelerin kullanılması oldukça yanlış. Hastaların önce hekime danışmasında yarar var. Aksi takdirde bu ürünler zarar verebilir.