Uykusuzluk
İnsanlar eskiden hava karardığında uyur, güneş doğarken de uyanırlardı. Elektrik ampulleri bunu tamamen değiştirdi. Artık vücudumuz uykuya ihtiyaç duyuncaya kadar uyumadan kalabiliyoruz. Uyku, vücudumuzun enerji kaynaklarından biri. Az uyumak, vücudumuzda enerji açığı yaratıyor; bu enerji açığını dengeleyebilmek için yemek yeme ihtiyacı hissediyoruz. İç güdüsel olarak kahve ya da bisküvi gibi vüdumuza canlılık verdiğini düşündüğümüz yiyeceklere yöneliyoruz. Az uyuduğumuzda karar verme ve gücümüzü kontrol etme gibi beyin faaliyetlerinde zorlanırız. Uykuya ihtiyaç duyan insanlar daha çok gülme ve ağlama gibi histerik durumlarla karşılaşabilir. Uykusuzluk, “sahte açlık” krizlerine karşı yenilgi demektir. Araştırmalar iyi dinlenen insanların çok fazla yememek için ipleri elleri tuttuklarını gösteriyor.