Migrenin profesyonel tedavisindeki hedef, ağrıyı tetikleyici faktörleri azaltmak, sinir sistemindeki hassasiyeti ve ağrı sırasında ortaya çıkan damar ve damar çevresindeki olayları baskılamak olan migren tedavisinde temel tedavi koruyucu ve akut atak tedavisi olmak üzere ikiye ayrılıyor. Ancak migreni oluşmadan önlemek, tetikleyicilerden uzak durmak da migren tedavisi sırasında hastanın dikkat etmesi gereken unsurların arasında görülüyor. İşte migren ataklarının tetiklenme nedenleri!
Migren atağını tetikleyen nedenler
- Yükseklik değişiklikleri, uçak yolculukları
- Hava kirliliği, sigara dumanı
- Aşırı parlak ışık veya titreyen ışık
- Yüksek ve devamlı gürültü
- Parfüm kokusu, kuvvetli diğer kokular ve kimyasal maddeler
- Hava durumundaki ani değişiklikler; basınç, sıcaklık ve nem değişiklikleri
- Lodos
- Mevsimsel değişiklikler (sonbahar ve ilkbahar atakların sıklaştığı aylardır)
- Uzun süren açlık, çok ya da az uyuma, uyku düzenindeki bozukluklar
- Hormonal değişimler, doğum kontrol hapları, âdet dönemi
- Çikolata, kabuklu kuruyemiş, şarap gibi mayalı içki gibi bazı yiyecek ve içecekler (besin listesini daha da uzatmak mümkündür fakat her hastada migren ağrısını artıran yiyecek farklı olabilir)
"Önemli olan kişinin ağrısını tetikleyen besini kendisinin bulup keşfetmesidir" diyen Nöroloji Uzmanı Dr. Nurettin Varolgüneş, “Beslenmemizde yer alan önemli yiyeceklerin migreni tetiklediği sonucuna varmadan önce defalarca bu yiyeceklerin kişi tarafından denenerek emin olunması gerekir” dedi.
Migren kadınları daha fazla etkiliyor
Yapıları gereği kadınlar çevresel faktörlerden daha çabuk ve fazla etkilenir, bu da migren riskini arttırır. Menopozdaki kadınlarda migren krizleri seyrekleşir. Hamilelikte çoğunlukla 3 ile 9’uncu aylar arasında migren krizleri azalmasına rağmen zaman zaman bazı gebelerde migren krizlerinde artış olabilir.
Nöroloji Uzmanı Dr. Emel Gökmen ise, tüm bu nedenleri yanında kişinin günlük hayatında önemsemediği, ertelediği bazı sağlık sorunlarının da migren ağrısını tetikleyebildiğini veya geçmişte yaşanan bir hastalığın migren oluşumuna zemin hazırladığını belirtiyor.
Örnek vermek gerekirse çocukluk döneminden itibaren düzenli diş fırçalama alışkanlığı sağlanmamış veya diş bakımları aksatılmış bir çocuğun ileriki dönemde dişlerindeki çürükler nedeniyle migren sorunu ile karşılaşması mümkün. Keza, 20 yaş dişi sorunları da migren ataklarını tetikliyor. Diş sıkma, diş gıcırdatma sorunları da migren sorunlarının nedenleri arasında görülüyor.
Migren nedenleri
- Dişlerde çürük
- 20 yaş dişi sorunları
- Diş sıkma
- Çocukken geçirilmiş boğaz iltihabı
- Sezaryen ameliyatının vücudun elektrik sistemine oluşturabileceği hasar
Migren genetik midir?
Nöroloji Uzmanı Dr. Emel Gökmen, UZMANTV'ye yaptığı açıklamalarda migrenin genetik ile ilişkisini şu şekilde açıklıyor: "Migren genetik bir hastalıktır diyemeyiz ama genetiktir. Geçen gen değil, migrene yatkınlıktır. Migrenli insanlar çok hassas yapıya sahiptir. Migrenli ailelerde migrenli çocuklar olur. Migren, vücudun sinir sisteminden kaynaklanan bioelektriksel bir hastalıktır. Aileden çocuğa geçen sinir sisteminin hassasiyetidir. Migrenli insanlardaki dikkat çekici özelliğin başında sinir sistemi yapısıdır. Migrenlilerin sinir sistemi çok hassas çalıştığı için her şeye; kokulara, sese, ışığa, havaya çok duyarlıdırlar, ayrıntılara çok takılırlar.
İlgili haberler:
Migren tedavisi yöntemleri
Sonbaharın gelişi, parfüm ya da lodos migren ataklarını tetikleyebiliyor. Nöroloji Uzmanı Dr. Nurettin Varolgüneş migren tedavisi hakkında bilgi verdi.
Migren ataklarını önlemek için öneriler
Hayatı kabusa çeviren migrenden kurtulmak mümkün mü? Migren hastalarının günlük hayatlarını aksatacak şiddette ve sıklıkta yaşadıklar atakları önleyecek formüller Pudra.com’da.
Sinüzit hakkında doğru bilinen 5 yanlış
Sinüzit sorunu toplumda yaygın olarak görüldüğü için halk arasında pek çok yanlış bilginin dolaşmasına yol açıyor. KBB Uzmanı Op. Dr. Nurten Küçük anlattı.