Kardiyovasküler hastalıklar, diyabet ve hatta kansere kadar sebep olabilen uyku apnesi, iş kazalarının da en büyük sebebi. Bu konuyu ele almak üzere 3 Kasım günü Philips’in desteği ile uyku bozuklukları ve uyku apnesiyle ilgili bir basın toplantısı düzenlendi. Toplantıda Dünya Uyku Federasyonu Başkanı Dr. Clete Anthony Kushida, Türk Uyku Tıbbı Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Oya İtil, Türk Uyku Tıbbı Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Fuat Özgen, Türk Uyku Tıbbı Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Aksu ve Philips Orta Doğu Avrupa, Orta Doğu Türkiye & Rusya / Orta Asya Uyku ve Solunum Hizmetleri İşletme Müdürü Marc Krueger konuşmacı olarak yer aldı. Toplantı süresince konuşmacıların konuyla ilgili paylaştıkları veri ve araştırmalar dikkat çekiciydi. Buna göre uykusuzluk ve uyku apnesi söz konusu olduğunda en çok risk altında olan grup kadınlar ve obezite büyük bir etken.
Uyku apnesi ülkelere ve kültüre göre değişebiliyor
Dünya Uyku Federasyonu Başkanı Dr. Kushida, uyku apnesiyle ilgili dünyadaki araştırmalardan ve oranlardan bahsetti. Buna göre dünyada 5 yetişkinden 1’inde hafif uyku apnesi, 15 yetişkinden 1’inde orta derece uyku apnesi bulunuyor. Örneğin, Hindistan’da 35-65 yaş arası erkekler üzerinde yapılan klinik araştırmalara göre yüzde 19.5 uyku apnesi bulunuyor ve buna gündüz uyku halini de eklersek erkeklerde bu durumun görülme sıklığı yüzde 7.5 civarında. Kore’de ise orta yaştaki erkeklerin yüzde 27’sinde, kadınların yüzde 16’sında uyku apnesi var. Uyku apnesi ve uyku bozuklukları kültüre göre değişiklik gösterebiliyor. Dr. Kushida’ya göre bunun sebebi de obezite oranının ülkeden ülkeye değişiklik göstermesi olabilir.Uyku apnesi çocuklarda da görülüyor
Dr. Kushida’nın paylaştığı verilere göre, dünya genelindeki çocuklarda yüzde 2 oranında uyku apnesi görülüyor. 31 Ekim’de yapılan Dünya Uyku Federasyonu’nun İstanbul’daki toplantısında çocuklarla ilgili aktarılan araştırma şöyle: Avustralya Sidney’deki bir halk kliniğine gelen ergen ve çocukların 1/5’i uyku sorunu yaşıyor ve bunların yüzde 50’sinde ortodonti bozukluklarına rastlanmış. Uyku apnesi ortodonti ile de ilişkili yani bir diğer deyişle ortodonti sorunları (kötü veya yanlış çene kapanışı vb) düzeltilirse uykuda solunum sorunları da ortadan kalkabilir. Uykuyu olumsuz etkileyen bir başka yaygın görülen hastalık da Huzursuz Bacak Sendromu. Bu hastalığın ülkemizde görülme oranı yüzde 3,2. Obstrüktif uyku apnesine, göre huzursuz bacak sendromu daha çok kadınlarda görülüyor. Diğer bilinen yaygın uyku bozukluğu ise insomnia. İnsanların yüzde 30-40’ı kronik olarak insomnia yaşıyor. Avrupa ülkelerinde yapılan çalışmaya göre Avrupa’da insomnia oranı yüzde 11. Edinburgh Üniversitesi’nde yapılan bir başka araştırmaya göre de, down sendromlu yetişkinlerde uyku apnesinin yüzde 20 prevalansı olduğu ortaya çıkmış.Uyku apnesi kanser ve obeziteyle ilişkilendiriliyor
Türk Uyku Tıbbı Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Oya İtil, konuşmasında kadınlarda uykuda solunum bozukluklarına dikkat çekti. Derneğin 2010 yılında yaş ortalaması 40.7 olan 2598 kadın ve 2423 erkek üzerinde yaptığı çalışma sonucunda, uykuda solunum bozukluğu riski erkeklerde yüzde 11.1 iken kadınlarda yüzde 20.2 gibi bir orana sahip. Bu da ülkemizde kadınların daha çok uyku apnesine sahip olduğunu gösteriyor. Dr. Oya İtil, "Tıkayıcı apne Türkiye’deki kadınlarda daha çok görülüyor ve bunun en belirgin sebepleri arasında da obezite (bel, boyun yağlanması) gösteriliyor. Menopoz döneminde de bu risk artış gösteriyor" dedi. Uyku apnesinin yanı sıra başka riskleri de yanında getiren menopoz hakkında daha detaylı bilgiyi Menopozun etkileri başlıklı yazımızda ayrıca okuyabilirsiniz.Araştırmacılar obstrüktif uyku apnesi ve kanser ile ilgili araştırmalar ortaya koymuş durumda. Az uyku apnesi olan kişilerin kanserden ölüm riski yüzde 10, orta seviyede olanların riski bunun iki katı ve şiddetli uyku apnesi olan kişiler de 5 kat riske sahip. Uyku apnesi en çok melanom tümörleriyle ilişkilendiriliyor. Uyku sırasındaki horlama ve tıkanma ile nefes durması vücuttaki inflamasyonu arttırıyor. Oksijen eksikliğinin buna yol açtığına dair kuvvetli bulgular var. Dr. Oya İtil, uyku apnesinin risk faktörlerini şöyle sıralıyor:
- İleri yaşlarda olmak
- Erkek olmak
- Kadınlarda menopoz döneminde olmak
- Obez olmak
- Üst hava yollarını tıkayan genetik faktörler
- Down sendromlularda küçük ve arkaya doğru çene yapısı
- Sigara ve alkol kullanmak
Uyku apnesi iş kazalarına yol açıyor
Türk Uyku Tıbbı Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Aksu, uyku apnesinin iş kazalarına yol açtığını belirterek, uyku apnesinin semptomlarından biri olarak görülen gündüz uyku hali dikkat dağınıklığına dolayısıyla iş kazalarına ve trafik kazalarına yol açtığına dikkat çekti. Uyku apneli kişiler, çalışma hayatında hata yapmaya eğilimli olan ve bu nedenle iş kazaları ile daha çok karşılaşan kişiler olarak göze çarpıyor. Özellikle dikkat gerektiren veya vardiyalı çalışan kişilerin bu konuda daha temkinli olması gerekiyor zira risk altında oldukları görülüyor. Dr. Aksu, "Uyku apneli bir çalışan, şoförse trafik kazasına, nükleer santral çalışanıysa ölümcül bir patlamaya yol açabilir" diyor.Günde 5 saatten az uyumak 6 yıl içinde öldürebiliyor
Uykusuzluk ise çağımızın en büyük sorunlarından biri. Türk Uyku Tıbbı Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Fuat Özgen, "Elektriğin keşfiyle birlikte uyku saati ortalama 9’dan 6-7’ye indi. Günümüzü yaşarken uykumuzdan çoğunlukla feragat ediyoruz. Aslında uykusuzluk tam olarak az uyumak anlamına gelmiyor, kalitesiz uyku ve ertesi gün semptomların ortaya çıkma haline deniyor. Bir insan eğer yeterli kalitede REM uykusu uyuyabiliyorsa günde 5 saat de uyuyabilir. Ancak uykusuzluk günümüzde çok yaygın. Günde 5 saatten az uyuyan kişilerin 6 yıl içerisinde ölme riski daha yüksek" diyor. Özgen, her insanın hayatı boyunca birkaç gün bile olsa uykusuzluk çektiğini bu oranın ülkemizde yüzde 22-23 olduğunu söylüyor. İnsomnia oranı ise ülkemizde yüzde 9.Elektronik cihazlar uykusuzluğu artırıyor
Yatmadan önce en az yarım saat önce cep telefonlarını, eğer aksiyonlu bir oyun oynuyorsak da en az 1 saat önceden bilgisayarı kapatmak gerektiğini söyleyen Dr. Özgen, uykudan önce elektronik cihazların özellikle çocukları etkilediğine dikkat çekiyor. Pudra.com olarak daha önce bu konuyu Teknolojik cihazlar çocukların uyku düzenini nasıl etkiliyor? başlıklı yazımızda detaylarıyla ele almıştık. Özgen’e göre depresyon sahibi olan kişilerde uykusuzluk 4 kat daha fazla görülüyor. Uykusuzluk çekenlerin bağımlı olma oranı ise 7 kat fazla. Uykusuzluk deyince en büyük risk faktörü kadın olmak. Kadınların sahiplenici ve kontrol edici yapısı, hormon değişiklikleri ve genetikleri buna daha müsait. Yalnız yaşayan, bekar ve 65 yaş üzeri kadınlarda uykusuzluk daha sık görülüyor. Uykusuzluk bunun yanı sıra kalp, bağırsak ve çeşitli nörolojik hastalıkların da sebebi. Bu hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar da uykusuzluk yapabiliyor.